meryem
Bir samanlıkta doğuruyor beni Meryem
yer yırtılıyor kağıt gibi ah benim kalbim! ne rüzgarlar ölüyor kanatlarımda yastayım melek bölüyor ışığı o rüzgarlar pamuk şekerinden iradem eriyor sonsuzluğunda gel kıyam gel et gel diril hadi savur beni kırık bir bahçeye Sende sus artık Mansur yağdırabilir misin yağmur sancı buymuş melek gider ayak harlanırmış ya mum işte bende bir ateş kıvrılıyor uysal bir ateş melek benimle uyuyor kutsal yüzün aşkına! bebek kokuları aşkına! yaz gelinleri aşkına! kır çiçekleri aşkına! gel kıyam gel et gel diril hadi ölen bir evrene... ah benim kalbim! ne yortular işledim hiçliğime bir fısıltın aşkına konuş melek! bana O’ndan haber ver Sende sus Mansur! aklın sana bir oyun etmiş kaç kurban kestim içimde ve bir küp çamur buldum melek maksadım doğurmaktı kendimi işte bu hale geldim melek... |