Bir emirle doğruldum, seni aramak üzre
Yüce dağlar yol verir gözlerimin yaşına
Gayretimin hatrına ‘Seni Seviyorum’ de
Şimdi daha bir başka yanıyor çıralarım
Gök gürler ve yağarım usul usul başına
’ Hele bir gölgen düşsün kapımı aralarım ...

Yeter ki gel, yar bilir.. kovmaz aşkın divanı
Hasretimin doruğa ulaştığı günsün sen
Gam çekme karşılarım çiçeklerle yuvanı
Güvercin ordusunu uğruna sıralarım
Sana böyle yanan ben, sana böyle yanan ben
’ Hele bir gölgen düşsün kapımı aralarım ...

Semâya uçurduğum şiirlerim sanadır
Bozulmamış bir aşkın en güzel hecesiyim
Âşk denilen güzellik Canan’adır Can’adır
Beklediğin her yere ismini karalarım
Çözülmeyen vuslatın en son bilmecesiyim
’ Hele bir gölgen düşsün kapımı aralarım ...

Yoldaşlık ediyorken yollarımda sükunet
Bir kalkan edasıyla korudum varlığını
Ben seni aynalardan görüyorum daha net
Sana öfkeyle bakan avcıyı yaralarım
Ölmeden bir görseydim o güzide çağını
’ Hele bir gölgen düşsün kapımı aralarım ...

Yorulmak bilmiyorum, mukaddes bu sevdaya
Irmak kadar doluyken taşıyorum ansızın!
Ve öylece kal gülüm doğrult başını ay’a
Gitme ki, şuralarım ağrıyor şuralarım
Tâ yüreğime kadar giriyorken can-sızın
’ Hele bir gölgen düşsün kapımı aralarım ...


17 / Şubat / 2013

Gökan Öztürk