Munzur
Git nefesim
Munzur’un ülkesine git Git ki dilek ağacına takılasın Dileğini özlemini alıp sarsın bawe Düzgün Dile gelsin dersim çözsün seni Munzur Bir çocuğun gözlerindeki hüzünle Memeye aç bebenin çığlığıyla Kınası solmamış gelinin duvağıyla Haziranda yanarken brindar hasretlerim Sen başımda deli sevdamsın Munzur Rüzgârına kapılmış vatansız geven kaderim Dilleri naçar Sitare Memü-Zin masalıyım Savrulur küllerim sende doğarken Yaz güneşi eşliğinde eşarbını ıslat Nefesinle serinlet kavruk yüreğimi Munzur Güz’ün yapraklarında Yaz’ın harmanlarında gezdir beni Boranda zemheride acılarımı dindir Ocak başında tezek kokan Tütsülü ömrüm ol benim Munzur Yeşerir dam başlarında topraktan yoksulluk Pir divanında dara durur yaban ağıtlarım Karanlığın sustuğu yerde duy beni Duy ki strana boğulsun bam telim sazımla Ve kaybolayım sende doğmak için Munzur Gelincikler boyun bükmeden özgürlüğe Söküğünden fışkırır umut kağnı sırtında Koynunda yıkasın günahlarımı kör şafaklar Gün batımıyla barışalım erenler ceminde Dergâhında çaresiz cana dermansın Munzur Uzatıp elimi gökyüzünden güneş ç/alsam Masum gülüşün çizer karlı eteklerine kekliğim Sürgünün izlerini saçlarıyla süpürse analar Dökse de gece yıldızlarını sehpasına üç fidanın Bırak karışsın kanlı yaşlarım sana Munzur |