Metropol ün ıssızlığında kaldım baba…Ben o malum taşra çocuğu Uyduramadım baba ayaklarımı Metropol yaşantısının ayak tınısına, Ben o malum meşhur taşra çocuğu İki satır karaladım diye beni bir mok sandılar… Oysa hamurumu ben senin o Anadolu kokan teninden almışım Hani derdin, hep derdin ya baba Benim oğlum aslan diye, ne aslanlık kaldı Ne o senin gözünde büyüttüğün yağız delikanlıdan eser, Oysa Senin aldığın lastik pabuçlarla ne çok ta mutlu idim baba Şimdi rugan pabuç ta giymiyorum ama Bir acayip insan mı oldum bu canına yandığım şehirde Mezarının başında ağlamayı bile özledim baba… Çok üşüyorum baba Hani anamda gitti ya, yanına Arada dertleşirdim onunla ve sarardı beni kollarına Talihsizim derdi, kara yazgılı oğlum diye ağlardı başucumda Şimdi ayaklarım tutsaydı ben seni koyar mıydım bir başına Baban gideli bilirim derdi zindanları, bilirim karanlıkları Her dert gece azar be oğul gecene mukayyet ol diye severdi. Garibimin ayaklarını da ameliyat ettirmeye cesaret edemedik Son demde hac özlemi ile gitti zavallım, keşke sırtımda götürse idim Taşısaydım omuzlarımda be baba… Biliyor musun baba Beynamazlığım tuttu bu illet metropol de Beni de çekti içine yalan güzelliğinde yuttu Öyle bir uyuttu ki, derin bir gaflet uykusunda uyuttu. Ama söz baba söz ben senin oğlun isem Özümü yitirmedim daha Bir gün ansızın gelirim başucuna Gözyaşlarımı bırakırım mezar taşına Ve seslenirim cılız kalmış sesimle Haydi, kalk be baba eskisi gibi sar beni kollarına Ve tut ellerimi Sensiz çok üşüyorum buralarda.!!! Bir gün köstekli saatini vermiştin ya bana Şimdilerde onun da durdu zamanı, yağsız kalmış galiba Hani yaptıracağım da bir ara, bu metropol ün adamları da Kendisi gibi. Ama söz gelince yanına getireceğim koynumda Senin gibi Anadolu insanının ellerinde baktıracağım Ve yeminle sana her an yanımda taşıyacağım Kim bilir belki o ısıtır beni yokluğunda Sen ebedi istirahatgahında rahat uyu baba. Anama da selam söyle olmaz mı? Üzülmesin o da Yarım yamalak nasibimizle oyalanıyoruz işte bura da Metropol ün ıssızlığında kaldım baba.!!! İbrahim ALTIKULAÇ “Senin Uğruna” |
Ben o malum taşra çocuğu
Uyduramadım baba ayaklarımı
Metropol yaşantısının ayak tınısına,
Ben o malum meşhur taşra çocuğu
İki satır karaladım diye beni bir mok sandılar…
Oysa hamurumu ben senin o Anadolu kokan teninden almışım
Hani derdin, hep derdin ya baba
Benim oğlum aslan diye, ne aslanlık kaldı
Ne o senin gözünde büyüttüğün yağız delikanlıdan eser,
Oysa
Senin aldığın lastik pabuçlarla ne çok ta mutlu idim baba
Şimdi rugan pabuç ta giymiyorum ama
Bir acayip insan mı oldum bu canına yandığım şehirde
Mezarının başında ağlamayı bile özledim baba…
Çok üşüyorum baba
Hani anamda gitti ya, yanına
Arada dertleşirdim onunla ve sarardı beni kollarına
Talihsizim derdi, kara yazgılı oğlum diye ağlardı başucumda
Şimdi ayaklarım tutsaydı ben seni koyar mıydım bir başına
Baban gideli bilirim derdi zindanları, bilirim karanlıkları
Her dert gece azar be oğul gecene mukayyet ol diye severdi.
Garibimin ayaklarını da ameliyat ettirmeye cesaret edemedik
Son demde hac özlemi ile gitti zavallım, keşke sırtımda götürse idim
Taşısaydım omuzlarımda be baba…
Biliyor musun baba
Beynamazlığım tuttu bu illet metropol de
Beni de çekti içine yalan güzelliğinde yuttu
Öyle bir uyuttu ki, derin bir gaflet uykusunda uyuttu.
Ama söz baba söz ben senin oğlun isem
Özümü yitirmedim daha
Bir gün ansızın gelirim başucuna
Gözyaşlarımı bırakırım mezar taşına
Ve seslenirim cılız kalmış sesimle
Haydi, kalk be baba eskisi gibi sar beni kollarına
Ve tut ellerimi
Sensiz çok üşüyorum buralarda.!!!
Bir gün köstekli saatini vermiştin ya bana
Şimdilerde onun da durdu zamanı, yağsız kalmış galiba
Hani yaptıracağım da bir ara, bu metropol ün adamları da
Kendisi gibi.
Ama söz gelince yanına getireceğim koynumda
Senin gibi Anadolu insanının ellerinde baktıracağım
Ve yeminle sana her an yanımda taşıyacağım
Kim bilir belki o ısıtır beni yokluğunda
Sen ebedi istirahatgahında rahat uyu baba.
Anama da selam söyle olmaz mı? Üzülmesin o da
Yarım yamalak nasibimizle oyalanıyoruz işte bura da
Metropol ün ıssızlığında kaldım baba.!!!
İbrahim ALTIKULAÇ
“Senin Uğruna”
Baba özlemi anne özlemi, giden gelmiyor tabiki yalnız gün geçtikçe özlemleri daha da çoğalıyor.Ve değerleri anlaşılıyor. Şiiriniz güzeldi, kutluyorum arkadaşımı Yunus diyarından selamlar.