Üşüyor Bedenimde Ayrılık
Oysa ki ne çok çekmiştim ciğerlerime oksijen denen hayat nefesini, tükenirken zaman nasılda kaldım buse(n)siz!
Şiir gözlerinden gözlerime dökülürdü Sözlerindeki nağme okurken naz makamından Sonra ne oldu da savruldu renkleri baharın Silik bir tablo sanki anılar kayıyor ayaz vurmuş iklimler gibi Titreyen nazarımdan Soğudu birden mevsim hep yokluğa düştü yollar Yoksuldum zaten, dilenci gönlüm dinlemiyor eman Çizdiğim rüyada yoktu uzak kentler Gülüşlerini atmıştım yürek havuz’uma Şimdi yüzüyorum o gülüşlerin anısıyla D/üşüyor bedenimde ayrılık gitme gayrı diyemedim Hüzünlü şarkılar gibi ah içiyor Yetmiyor bir de dem döküyor şiire küskün sözlerim Geleceğini bilsem yana yakıla avaz avaz çağırırdım Yollara çıkıp haykırırdım, sürgün eder bedenimi coğrafyana Yağmurlara salıp suretimi Gökkuşağının renkleri gibi boyanırdım al yeşil Küsmeden önce dünyaya Kirpiklerim örtüyor gözlerimi sabaha uyansın diye dün gece düşleri çok yormuş çünkü onları?... Bilmem ki bu koku yine neyi hatırlatıyor! anısı olmayan bir nefes çekmek istiyorum ki başımın dönmesi dursun, ya da durdurun zamanın dolabını inecek var!... |