ve akarken saçlarından yağmur..Şiirin hikayesini görmek için tıklayın sen kırıldığında benim yüreğim kanayacak ve sustuğunda dudaklarım kuruyacak...
bir yusuf düşü/düşün sol göğsünün altında..her kuyunun önünde bir çocuk gölgesi.. dileği sana kesik ki yokluğunda gömleğim kan..iyi bak emi..dönüşleri düşüşlere benzeyenlere ve akarken saçlarından yağmur kalanı benim olsun tek bir telinde.. (...) kapadım soluğumu/soluğuna gecikmiş düşlerle itiraf edilen suçlar kadar çelimsiz/çekimsiz mağrur bir ifadeyle yerçekimine karşı koyan bedenimle yüreğimin kapısına kadar yürüdüm ki ölümlüydüm artık bende tenimin üzerine bıraktığın işretlerle büyüdüm yenildim vezir ve şah düşlerle yer değiştirince karelerce arzulamıştım oysa arkamı döndüğümde zar tutmuştu bir piyon mat!! kelimeler biriktiriyorum şimdi sana sayfalarca dip notlarımdan çıkıyorum soluksuz sözcükleri ve sarıyorum yeni akıtılmış yaraları etimin diyetini ödüyorum ruhumda sınarken aşkı serden vazgeçmiştim sana vermiştim unutma yüreğimin kapısına kadar yürüdüm denizini emdim ilk tövbeden önce sesimin sonra yağmurdan ıslanmış saçlarının her bir telini ki su temizleyebilir miydi dilimi parmak uçlarımın derisi dökülüyor kuralık iliklerime kadar çekiyorum ciğerlerimde kalan son havayı oksijen yanığı bir bağ bozumu başağımın içindeki gelincik tabanlarımı nadasa bıraktım gelebileceğim noktaya kadar geliyorum sana... (...) |
Selamlar saygılar