GÖRÜŞÜRÜZ DÜNYA.GÖRÜŞÜRÜZ DÜNYA Küçük bir çocukken, annemi, babamı kaybettim. Anne, baba sevgisi doya, doya yaşayamadım. Yetiştirme yurdundakilere anne, baba dedim. Çok çileler çektim, ne zorluklara katlandım. On beş yaşımda dayanamayıp, kendimi sokağa attım. Hüriyet, özgürlük, çok güzelmiş dedim, Farkında olmadan, insanlar tarafından kullanıldım. Güvendiklerim, dost dediklerim, kazıkladılar beni. Cahilliğimi fırsat bilip dolandırdılar. Her yere düştüğümde, birer tekme vurdular. Sevdim evlendim, mutlu olurum sandım. Meğer zıt kutuplarmışız, anlaşamadık ayrıldım. Bütün emeklerim boşa gitti, elde var sıfır. Bütün birikimlerim gitti, iflas ettim. Kendimi sigaraya içkiye verdim. Şimdi yalnızım hanemde, arayan soranım yok. Hayata, insanlara, dünyaya küstüm, aldırış eden yok. Hastalık desen, bir değil, pek çok. Vur!! Biraz daha vur, zalim dünya, istediğin kadar vur. Ha üç olmuş, ha beş olmuş, fark etmez, artık anlamı yok. Artık alıştım, böyle yaşamağa Kaybedecek ne kaldı’ki canımdan başka. Yüreğimi, umutlarımı,bağlamışım artık hak’ka. Sen bana artık, hiçbir şey yapamazsın. Bundan sonra seninle, görüşürüz yalan dünya. |
Hayatın en acı gerçeklerinden biriydi çizdiğiniz tablo. maalesef küçücük dertleri dert diye anlatanlar o yetiştirme yurtlarını bir görseler dedim. Duyarlı yüreğinize sağlık. Saygılar