ÜZMESİNİ BİLİRSİN
Bir gün olsun melalimi sez diye,
Bedenimi toprak ettim ez diye. Ben göklerde yolun olsam gez diye, Sen çamurda gezmesini bilirsin. Sen en baştan beni benden almışken Bir gülüşle hayatımı çalmışken Ben gamzende mezarımı bulmuşken, Sen kuyumu kazmasını bilirsin. Ben bu aşkın alevinde üşürken Gözlerime kara sular düşerken Ben bağrıma her gün bir taş döşerken, Sense gezip tozmasını bilirsin. Ben ki; başka yare kucak açsam da Umrunda mı uzaklara kaçsam da Her hatana ben gülücük saçsam da, Sen sadece kızmasını bilirsin. Sana nasıl yandığımı bil diye Sök kalbimi, savur gitsin kül diye Bir komiklik yapsam sana gül diye, Dalga geçip bozmasını bilirsin. Aşkım ile sarhoş olup sallanıp, Düşlerimde şarap gibi yıllanıp, Üzüm diye yüreğimi kullanıp, Ne de güzel ezmesini bilirsin. Hiç karşılık vermez aşka sol yanın Yaz tahtaya, al haftaya her an’ın Sen sadece meşhur Mehmet Ağa’nın, Sarı renkli çizmesini bilirsin. Bir sevda ki ölsem beni terk etmez Senin gönlün asla bana çark etmez Ben aşkına tarih yazsam fark etmez, Sen bulmaca çözmesini bilirsin. Çocuk olsan, ardım sıra taş atsan Bir dem bari yüreğinde yaşatsan Sen ağzınla benim için kuş tutsan, Yine beni üzmesini bilirsin. Bayram Mecit |
Bayram baba her zaman ki gibi kalitene olan şahitliğime imzamı atıyorum,gidiyorum.