KİTAPSIZBir çocuk şarkısıydın yüreğimde yaşarken: “Çiçekli bahçemizin yollarında koşarken” Ben sen kirlenme diye kucağımda taşırken, Sen hep çamur sıçrattın bacağıma kitapsız. Sen temiz görün diye ben yıllarca kir tuttum, Kendi kızımla bile değerini bir tuttum. Hep tepemde gezdirdim, hep yükseğe oturttum, Hangi gün düştün benim alçağıma kitapsız. Duydum ki bir dostuma bir şeyler söylemişsin, Hayatımda biri var, “sıcak kanlı” demişsin. İnan ki kıçın donar, sen soğuk görmemişsin, Muhtaç kalırsın benim sıcağıma kitapsız.. Bunca atıp tutmanın sallamanın yeri ne? Aldığım eşyaları yollamanın yeri ne? Haberim var kanmışsın dallamanın birine, Bu nasıl tükürmektir ocağıma kitapsız.. Burnun aksa koşupta mendilini bulan ben, Rengin atsa senden çok sararıp da solan ben, Her daim aşk oltanda balık mıyım ulan ben? Kurban olasın benim kılçığıma kitapsız.. Terkedince apıştı, şaka sandı demişsin, Dostlarıyla kapıştı, canı yandı demişsin, Çamur gibi yapıştı, demişsin, halt yemişsin, Henüz şahit olmadın balçığıma kitapsız. Geldin kiracı gibi gönlüme boş ev sordun, Sonra da yüreğime apartman katı kurdun. Gönlümü evin yaptın, kalbime çatı kurdun, Başka bir aşk değdi mi saçağıma kitapsız? Zaten benim başımdan peder eksik olmadı, Adım atsak elalem ne der? eksik olmadı, Allah versin kalbimden keder eksik olmadı, Sen sebep oldun benim dert çağıma kitapsız. Sen yanımdayken bile yine seni özledim, Yaptığın her hatayı her haltını gizledim, Yıllarca bebek gibi altını temizledim, Daha niye işersin kucağıma kitapsız. Karakterin pişmemiş, hele bi kaynasın da, Ben o zaman görürüm seni dev aynasında. Ruhunda pişmanlıklar zil takıp oynasın da, Elbet yine düşersin kucağıma kitapsız. Bayram Mecit |