TAHMiNî BEYAN
TAHMİNî BEYÂN
AĞAÇ... Farkında olmasak da; Ona muhtaçlığımız kaderimizde yasa... Hayat gülistan değil O da çeker dert, tasa... Aldatmasın bizleri sessiz sakin duruşu; Anlasaydık dilinden neler söylerdi neler... HAYATIN sillesinde, hırpalanmış yorulmuş Kurumaya yüz tutmuş, dalları yorgun ağaç! İhtiyaçlar peş-peşe; suya-toprağa muhtaç! … Nâfile hesap/kitap; sürüp giden bir ezber; Durmaksızın dönüyor gözlerinde tel çember... Akıl-mantık sormayın; bir ileri, bir geri... Başı dara girince karıştırır defteri; Bir derin muhasebe... Ne kaldı ki elinde? Pişmanlıklar... Keşkeler... "Böyle Gitmez" diyerek, Çeker isyân bayrağı... Tahayyül deryasına gönül dalmaya görsün Hissiyat, o yüreği esir almaya görsün Kanatlanır duygular velev ki hayal görsün Çölde serap olsa da coşkun akan ırmaklar; Görülmez itirazı, gönül durumdan râzî... Mutlu/mesrur uçuyor, bir başka havalarda Her zamankinden güçlü Daha bir boyun eğmez... Umutlar kamçılanır, tahayyül ışığında; Bir nehir hayal eder, dibinde çağlayacak! Yorgun düşen dalları yeniden canlanacak! Yeşerecek, coşacak; çiçekler saçılacak! Oyunun son perdesi huzurla sonlanacak! GERÇETE OLMASA DA HAYALLERİ YETECEK... Vakti saati gelip bileti kesilince, Gözü arkada değil; Mutlu-şen yüreğiyle O GEMİYE BİNECEK... Ya da kim bilir, belki; BELKİ DE GEMİLERE DALGAKIRAN OLACAK... Bu bir tahminî beyân; Gerçekler/hakikatler ancak KENDİNE AYÂN... 20 OCAK 2013 / Metanet Yazıcı |
Hikmet YURDAE