KAÇ KARAT-TIR YALNIZLIK
Yalnızlıkta çoğalmak
Bu apayrı bir boyut Sessizliğin gizemine dal da gör Mavi nefes solunur seçilmiş yalnızlıkta Tebessümde can bulur Lâle Sümbül Karanfil Renklerde Ahenkleşen Keman Sesi ruhunda Uçuyorsun kanatsız sınırsız Asumanda Meltem esintileri Sanki ipek şal gibi dalgalanır boynunda Halt etmiş mesafeler Işık huzmesi gibi akar-sın sonsuzluğa Toplarsın avucuna bütün galaksileri An’da yaşanır ezel Senin sığamadığın Sonsuzluk âlemini alırsın yüreğine Ya sonra?? Diplerden çıkartılmış inci tanesi gibi Nevi şahsa münhasır sıralanır sorular Hâni aylar mevsimler Bozulur tüm ezberler İstilaya uğrarsın Kaçınılmaz yüzleşme *** Bir soru ki zihnimde Sığmıyor idrak’ime Hayâl mi beni aşan, akıl mı kifayetsiz Tedavülden mi kalktı fizik/kimya formülü Kayıp gitti elimden dayandığım kuramlar Eriyip buharlaştı sağlam bastığım zemin Seçilmiş yalnızlığım Beni çoğalttı amma Somutu öğüterek soyuta indirgedi Hangisi ağır basar Varlıkta tükeniş mi? Hiçlikte var olmak mı? Aşıyor boyutunu olamıyorsun emin İki ayrı kavramın var mı ölçü birimi? Nasıl hesap edilir kıymeti/ağırlığı Kaç Karat-tır yalnızlık? ... El değmemiş Elmas mı? İşlenmiş Pırlanta mı? Hangisine teveccüh? 25 MART 2015 /Metanet Yazıcı ***** |
Hikmet YURDAER