* KADINIM *
*KADINIM *
Sen, segâhtan hüzzama geçen gönül kuşum Sığmıyor yüreğim miralay köşküne Günümü yaşarken, Bir lodos esmerine dolandı saçlarım Ege kokulu yosunlara takıldım Direngen martıları yakaladım ve uçtum Vurgun yemiş bir çocuk gördüm, içim sızladı Kime ağlıyordu deniz mavisi gözleri. Hep aynı şarkıları mı dinliyorsun? Sen, hoşlanmadığım karanlığın bilinmez yönü Aynadaki yüz benim, kimliksiz sokaklarda Ellerim bir soysuzun dizlerine kelepçeli Adım bela çiçeği, Hangi yöne dönsem, karşımda sen varsın. Kaç bozlak deşti dilindeki yarayı Anlatma bana eski masalları Kör kuyularda bıraktım Çalınmış küflü ihanetleri Biriktirdiğim gitmelerine sakladım Sensizliğin ölümünü. Kayıp mektupların müjdecisi gibisin Unuttun mu? Zayi olan ömrümün eteklerinde Kalemimle, sana ilk aşkımı yazan bendim Ağustos ve Eylül’ün birbirine kılıç çektiği bir gündü Ben seni Hâlâ yüreğimin en ince yerinden seviyorum kadınım. Nuri Dağdelen Özdere-İzmir 12/1/2013 |