Gidiyorum Buralardan
Ve yalnızlığımı yükleyip omuzlarıma gidiyorum buralardan
Hangi ülkenin güneşi doğar bu sabah k/ömür gözlerime Siyahı sürme diye çekmişler bakışıma gölgesi hep kara Ya şu karşı dağlarda uçuşan beyaz kanatlı üveyikler Konmaz mı bu kara kışta gece yüklü bahtıma Kar taneleri bile konmuyor yalnızlıktan üşüyen omuzlarıma Böyle bir resmi hayal eder mi yakamozlar vururken rıhtıma Söyle tuvalin önünde ki şair Tutkulu sözleri diz satır satır Hecelemeden şöyle yaz fikrinin incesinden Demli bir çay süz ince belli bardakta olsun Yudumlarken içine ılık ılık bir nefes dolsun Hani mayınlı yolları aşarken titreyen yüreğimin minik serçesi Üşür ya baharımın ayaz yüklü şehrinde batarken akşam güneşi Gidiyorum buralardan Omuzlarımda ki yük yılların yorgunluğuyla yalnızlığım Koca dünya sığmadı yüreğimin sevdaları sığmadı coğrafyan’a Eritiyor birer birer aysbergleri bu zamanı ayarsız yangınlar Direnci kalmadı sam rüzgarlarının çarpıntılarına Kıyılar’ım aşındı verimli toprağımda şimdi bir kıtlık Gel gitleri çekemez oldu ay sancılı gecelerim Okyanuslar gibi engindi gönül evimde ki sevgi Kalktı atmosfer’imde ki kalkan, iklimler sevgiden yoksun Gidiyorum bu sevgi yoksunu diyardan yalnızlığıma Omuzlarımda yılların yükü, yalnızlığımsa yalnızlığıma armağan olsun. |