MAVİYE BULANMIŞ SÜKÛTGönlümün deryasından süzülürken hüzün Bir avuç çakıl taşı bıraktım rüyalarımın eteklerine Mum ışığına düğümledim kederlerimi Yokluğuna yüklüyorum ahımı Maviye bulanmış sükûtu asıyorum gecenin kirpiklerine Med -cezirlerime gizlediğin Sadakat yeminlerini yıkıyorum ayışığında Az önce ıslak vedayı bıraktım kapının eşiğine Küflenmiş yüreğin temizlenir Avunursun keşkelerle Rahat bırak gecelerimi Asılıp durma düşlerime Gönül yaramın dikenlerini çıkarıp Bir avuç deniz tuzu basıp Kanamayı durduracağım Sonra sevdayı yaralayanların ocağına Darağacı kurup Zaman sinemasında başa saracağım filmi Mevsimsiz yağan kar gibisin Ne zaman donduracağı belli olmayan Oysa adım bahar benim Bu yüzden kışa hazırlık yapmayı unuturum Eskimiş sandıklara atılıp kilitlenen Sararmış mektuplar gibi kurudu cümlelerim Herkes anladı Bir sana anlatamadım derdimi Bensiz kal şimdi o viran şehirde yasımı tut Mor dağlara yaz hasretini Benden sonra ağlasın şiirlerin yazmasın kalemin Say ki avuçlarından akıp giden bir su damlasıydım Tut ki öldüm vefasızın elinde Ölümümün üstünden kırk gün geçmiş olsun Uzun bir zaman dilimi Yas bitti değil mi Hatırlamazsan benli günleri inan kırılmam Aldırmam vefasızlığına istesemde ağlayamam Duyguları yoktur -bu yüzden- İncinmez ölülerin yüreği DENİZ_DERYA35 |