bir gün gidersem sevdiğim
seni bu ellerde bırakıp
bil ki sensizliği sevdiğimden değil
sadece gitmem gerektiğinden

izlerim senli benli kalacak teninde
kızılın da yüzeceksin bilirim tin’imin
aldığın nefesin içinden geçeceğim bedenine
dudaklarım dudaklarında delice öpüşecek

sana mavi bir deniz bırakacağım gözlerimle
hatırladıkça okyanuslara dalacaksın kulak uğultuların da
ve ben olacağım kırlangıçtan birlikte atladığın..
elest’e varmak adına simsiyah bir gecede

bir çiseli gecede beklerken o ağacın altında
ben geleceğim aklına lahana bir bebek gibi sarmalanmış
dudaklarımda kalacak aklın susuzluğunu giderdiğin
onca kalabalıkta beni arayacaksın sevgilim

tenimi kokumu sesimi ellerimi sevgilim
beni ben yapan tüm varlığımı sana adanmış
iki buçuk adım öpüşmeleri yaşayacak hayallerinde
bir damla yaş akacak ela gözlerinden sinsice

sakın ağlama sevgilim göremesen de
ellerim sevgiyle silecek akan yaşlarını
parmaklarım yine dokunacak dudak kıvrımlarına hınzırca
sen beni hep hissedeceksin bir tanem yanında olamasam da

bir vapurun buğulu düdüğünde ki çılgın martı da
bir lal şarabın kadehindeki dudak izimde
ben hep var olacağım sevgilim göremesen de
sana öylesine ömeşmiş ki ben..

bir başka ben olmayacak sevgili...
sessiz çığlıklarını bir ben bileceğim
sessizce bana sarılışlarını özleyeceksin
halbuki sevgili ben sarılmış olacağım sen göremesen de
....................................ema