uçuşuyordu tenindeki kelebekler..Bu bir kaçış serüveni değil sevgili yüreğinden habersizce/yüreğine.. molasız bir yol sesi ki asla adam olmayacak/iki hece.. bit-ti diyorsun ve bunu cümle içinde bile kullanmıyorsun.. ormanın kıyısında kayıpta ırmağın suları.. teninde/dilinde/ağzında/boğazında saçımda ve sakalımda ki suların üzerinde bir kadın sesi kadınımın.. kal orda.!! yankısında teninin üzerine düşen çiğ damlasında.. süzülürken akarken iki diş izinde.. gel üzerime ki dağılsın gölgeleri vuslatın erisin mumdan bir yürek gibi dokun/kokun.. dol içime.. çekilsin yüreğimin boşluğundaki hayaletler gel/gör.. kulak arkamdaki nefesin.. üfleeeeeeeeeeee yak ser yok ses yok sır yok ve bil ki sevgili; kelimendeki yasa dokunmadım uçuşuyordu tenindeki kelebekler ve sen hala sormadın durulmadın.. (…) |