bütün zam/ANLARIM sana AK/mış..buradayım.. yalnızlık tabutun içinde.. karanlık çağlara yakınım.. inkaların derin sessizliğinde ki her an düş/ebilirim.. şu saniye aklımı düş/ürebilirim.. buradayım.. odamın merkezinde.. buz tutmuş köşesindeki en soğuk eşiğinde.. oturdum.. bunu yapabildim henüz.. kısır-naçar eylemlerimde ki ne yapmanı ve ne yapmamı istemiyorum.. (güldüm) tuhaf durdu/ne bileyim bir şey gibi durdu bu cümle.. soluk/renksiz/nedensiz ve sebepsiz bir şey.. neyim var benim değil mi? sahi olmayanda ne? geçmiş çağlarda dilsiz bir kavmin, sağır kaldığı taş duvarlar kadar karmaşık/sarmaşık üzümü karaya kesik salkımlarım ki aklım asma bahçeleriyle ünlü, adı bilinmez bir kentin boşluğunda sanırım.. kendimin içine salıyorum kendimi.. kandan bir ur gibi çoğalıyor hücrelerimde/gündüz ve gecemde.. yalnız farkında mısın kar hala yağmadı bu kente.. yok yok yanılmışım.. şimdi baktım pencereden dün yağmış yeni beyazlamış ki gözlerimle bakmışım/sadece şimdi b/AKmışım.. gözlerim aynada ve duvara düşen bir ışığın yansımasında.. kırılan yüreğimden/kolumdan/bacağımdan hiç utanmadan sana bakıyorum.. kısık gözlerimle ki kırık bir notadan çıkan mistik bir müziğin içinden.. lambadan çıkan bir cin hüneriyle sızdım içime.. Si’ den sonra/hemen sonra başlayacaktın.. veLa/havle.. sus/tum.. (…) |