AŞK MAHKÛMUNUN SON SEVİ SERENADI-SİTARE
AŞK MAHKÛMUNUN SON SEVİ SERENADI-SİTARE
/Ben en çok seni sevdim, Sitare Bunu en çok sen anlamadın…/ Omzuna bahar konmuş bir yalnızlığın iç kanamasından akıyor düşler Mevsim, nihavent Nisan senfonisi aralığından düşerken Kekeme bir üslupla kör sözlerin ucundan kanattım gülüşlerimi… Sabah buğusunun merhabası güller Göğsümden fışkıran kanımın rengiyle açtı… Ve kırmızılığından utandı Gördüğüm bütün yapma çiçekler… /Süreyyalar mı kıskandı seni, Sitare? Aşkın nazarına kara bir yazgıyla düşüyor adın/ Yönünü kaybetmiş bir seyyah gibisin Oysa ben değildim göğünden şimal yıldızını çalan… Saçlarının gülşeninde filizlenen bir goncanın dalında Lisanına feryat bulaşmış bülbüldü çaresizliğim Yaldızlı vedaların kabulsüzlüğünde, sancılı sözlerle Kan revan günlere birikti şiirlerimin imtihan yüklü intiharı… Libasına zül şifalar sürüldü hasretin Ortalık zehir zemberek kahır… /Tutuklu rüyaların hükmüne tabi olmuş gençliğim İnfazına razı bir sanığın münzevi çığlığıdır…/ Ölümcül bir aşkın son mahkûmuyum, Sitare Düş üstü yakalandım sevda suçuna… Aşka düşen bu idamlık hüznün Yürek eleğinden geçmiş son sözlerini iliştir kalbine Sırrı ifşa edilmiş altı çizili sözcükler Bilgeliğine sığınıyor aşkın… Ben açayım yüreğimi, sen oku… Gece devriyelerinde üşüyen polislerin Cızırtılı telsizlerine sızıyor bir ihbar, ‘Yakasına üveyik konmuş Ne yöne gittiği belli olmayan Şehla bakışlı bir aşk aranıyor Görüldüğü yerde vurulacak’ Vurulduğu yerde ölecek, biliyorum… Beni kalbine sakla, Sitare Kirpiğine as düşlerimi, korkuyorum… Gecenin rengiyle bak yine gözlerime Gözbebeklerinde izleyim gökyüzünü son kez… Son kez diyorum, Sitare Çünkü sözlerim, bir idamlık hüznün son dileğidir… /Bu hüzzam serzenişler Sur’u üflenmiş aşkın kıyametidir…/ Âşıklar mahşerinin son yolcusuyum Sana heba edilmiş bu ömür telaşının Hesabını vermeye gidiyorum, Sitare Gelince durağa uyandır beni, ineyim Ve dilim varmaz, sen seslen şoföre “Kaptan! Yalnız bir ölümde inecek var” diye Geçip gideyim ufkundan, sessiz ve kimsesiz… Ayrılık boyumuzu öyle aştı ki Ne kadar ölsem de kâr etmez, aşka Bu efsuni yok oluş… Bir gelecek zaman sarhoşluğunda Çok geçmişte kalınca suretim Damarlarını tırmalayan Zehirli bir acıyla irkilecek yüreğin O zaman anlayacaksın Sitare; Ben en çok seni sevdim Bunu bir tek sen anlamadın… ARİF ONUR SOLAK YORUM : KAHRAMAN TAZEOĞLU |