ve sen yine gelmiyorsun
yalnızlığın merkezinde bitmek bilmeyen bir gece daha gelişinin nöbetini tutuyorum.
perdenin arkasında beklediğim özlemimsin, gelişi olmayan. dışarıya çıkmak gelmiyor içimden, yalnızlığımı yüzüme vurur henüz bitmeyen ilişkiler. yada arkadaşlarımı görürüm, seni sorarlar. kaybettiğim cümlelere darbe olur ’gitti’ demek. kanar tüm kelimeler.. gidişi olmayan gelişin pansuman olur ağır yaralı tüm kelimelere. ve biliyorum; gelmezsin.. dışarıya çıkmak gelmiyor içimden, çünkü biliyorum ele ele dolaşan çiftler yalnızlığımı hatırlatacak, öznesini yitirdiğim cümlelere tokat atarcasına. yarım kalan cümleler barındırıyorum iki dudağımın arasında, söylemek istedikçe suskunlaşıyor kelimeler. dilime hapsettiğim cümlelerim yalnızlaşıyor. ağır geliyor söyleyememek, kaldıramıyorum. dudaklarımda biriktirdiğim üç harf barınıyor özlemin merkezinde. ve her ne kadar sessiz kelimelerimi duymasanda, dudaklarım kusuyor, kaldıramadığı kelimeyi. ’gel...’ ve sen gelmiyorsun, yalnızlaşıyor cümleler, anlamını yitiriyor. gelmiyorsun.. yinede bekliyorum.. güneş doğuyor, sadece yer yüzünü ısıtan. ellerin olmadıkça, mevsimleri dinlemiyor ellerim, üşüyor.. ve zaman gelmeyeceğini haberdar ediyor. günler, aylar, mevsimler geçiyor; gelmiyorsun.. gelişi olmayan gidişin oluyor yalnızlığımın sebebi. ve sen yine gelmiyorsun.. |
aşk'ın ve şiirin en renkli yaşındasın nida'cım ama özlemin rengi her yaşta gri'dir..
şiire gönül veren yüreğini kalemini içtenlikle kutluyorum,
teşekkür ve sevgilerimle..