GÖKÇEKİMİ / Delice
(Şiir değil yanlış anlaşılmasın,
deneme, makale, yada şiirsel günce... Burda ne varsa edepli ama tamamı bildiğin düz delice... insan gökteki çekime giriyormuş, yerçekiminden kopup. Başaşağı yeryüzünü gökyüzü edinebiliyormuş, yâr yüzüne değmeyince) / Uçuyorum, ayaklarım yere basmıyor dersen, aşıksın. Düşüyorum, ayaklarım yere değmiyor dersen, bizdensin, geç şöyle! / * Bir defa dinleseydin beni, bir defa konuşabilseydik, anlatacaktım gözün sadece siyah, mavi, yeşil.... kahverengiden ibaret olmadığını. Konuşabilseydik söyleyecektim sana gözlerin siyah-beyaz, mavi-beyaz, yeşil-beyaz... kahverengi-beyaz durumlarını.. Önemi yok artık tarçın renkli dillerin, kül renkli kulakkesilmelerin ki renksizliğin... Sen de anlamadın ya beni, bu kördüğüm dilimle kim anlasın beni- neme gerek artık anla/ma neye gerek artık fikri kabul gerekliliği neye yada kime artık, boşverdim çekimsizliğimi, yere, göğe, dile, fikre... -dine deme, akıl gitse de kalpte Allah var- * Hani bin defa anlatmaya çalıştığım gerçeksizlik vardı ya; bir defa göz kapatıp ruhen düşünülseydi o, bir defa anlatmak istediğim fikren yaşanabilseydi -kuyuya bir taş attım, kırk akıllı bulamadım zahar- Yalan yada gerçeksizliği olan birşey olmadığını keşfettim hem, Fizik, kimya, biyoloji kurallarını da alt-üst ettirdin ya bana, benden sonra Helal olmasın sana, haram da... Ne halin varsa gör bile diyemiyorum be, günah bana *Ayaklarım yere basmıyor evet Gök çekimli bir fırtına içinde dönüp duruyorum sonsuz karanlıkta. Normal insan olsa toprağa basar ağırlığınca. Gök tepesinde, bulutlar el sallar şekilden şekle girip ödüllendirir insanlığını falan... Ben sensiz kalınca içimdeki boşluk ağır basmış olsa gerek, bulutlar değil toprak el sallıyor bana şekilden şekle girip, -gel hadi toprağına Ne namussuzmuş bu doğa, Neden bunu da yazmıyor o kalın ciltli kitaplarınız. Ben buldum, ben keşfettim, ben yaşadım! Test ettim onayladım Mutlak herkesleşemeyen birileri daha vardır bunu yaşayan , lütfen ulaşsın bana, birlik olalım Delilik değil ya, neden anlamak stemiyorsunuz hâlâ, bi rahat bırakın kollarımı! Ayakları yere basamayan, -göğe fırlatılmış değil- sonsuz boşluğa düşen insanları deşifre etmek istiyorum ben. Haklılığımı ıspatlayamazsam bitmeyecek bu kayıplık. Lütfen herkesleşmeyen birileri varsa el kaldırsın; -göremiyorum- herkesin yanında herkesi var... Gördünüz mü doktor, yalnız değilim, biliyordum! Hadi çözün kollarımı, yerçekimine bizi böyle uyduramazsınız! ÜSTÜ KALSIN BENDE YETERİNCE VAR Gülşen Mavi *bildiğin düz deli |