GEÇMİŞİN İZLERİAtaerkil aileydik eskiden Gâyemiz horantaca birlik idi Ayrılık gayrılık değildi bize göre Çünkü bizi biz eden; Düzen ve doyumsuz dirlik idi Mütemadiyen Tek diz otururduk yer sofrasına Aynı kabtan yer-içerdik böylece En üst başta dedem En alt başta biz Kaşık daldırırdık çorba tasına Hepimiz Aştan sonra iş taksimi başlardı Ve herkes yönünü işine çevirirdi Akşam eve dönende; Babam dedeme günlük tekmil verirdi Kaide kural vardı, hoş saygı vardı Mezkûr dönemde Ya gün görmüş ninem! Kaç kez iner çıkardı taş merdivenlerden Bakmazdı asırlık yaşına, gövdesine Vücuduna kramp girerdi birden Ne doktor bilirdi ne em Adı: Gülsenem Un elerdi anam, hamur yoğururdu El sürmezdi nîmete besmelesiz Tandır yakıp ekmek ederken, Aslan kesilirdi yelesiz Yorgunluktan dili damağı kururdu Bağ bostan derken Kimse şikâyetçi olmazdı hâlinden Hattâ iki rekât şükür namazı kılmak Yaşam borcuydu İnançta her şeyin üstündeydi hak Korkulurdu günahtan, kul vebâlinden Mutlak Evin en büyük çocuğu ben olduğumdan Bana emanet edilirdi kardeşlerim Avuturdum onları bahçe damında Bu huzur ortamında; Berraktı düşüncelerim, ‘ak’tı düşlerim Yaz eyyamında Ahmet Süreyya DURNA Şafak Taarruzu (Şiirler) |
Benim köy akşamları adlı denememe yapmış olduğunuz yorum için teşekkürler. Bu şirinizi okuyunca hakikaten köyü size bırakmam gerektiği gibi kenti de size bırakmam gerektiğini düşünüyorum. Ne düşünmesi bıraktım bile. Ancak şunu da ifade etmeliyim acaba benim Mersin için karaladığım bir kaç satırı görüp de mi bu yorumu yazdınız? Yoksa bu kadarda bir tesadüfi çakışma olurmu? Bilmiyorum ama sizin dediğinizi zaten yapmaya çalışmışım . lutfedip okursanız benim için ciddi manada değerli olan yorum ve katkılarınızı beklerim. Ben şehirde doğup büyüyen birisiyim. Köy hayatını ise öğretmenliğe başladığım 1979 yılında Hatay ilinin bir köy ortaoukulunda görüp yaşama fırsatım oldu. Güzel bir köydü . Bizim doğu anadolu köylerine benzemiyordu. Nar incir zeytin bahçeleri içinde çok şirin bir yerdi Asi ırmağı kenarındaydı. Şiir denebiliyor ise Köy Akşamları şiirimin konusu işte o köydür. Yoksa nerde Van ın 6,7 ay kardan geçit vermez yolları olan köyleri...Tabiiki onlarda ayrı bir güzeldir. Siz ise şiirnizde bana göre o kadar güzel ve yalın bir anlatımla dile getirmişsinizki ne diyebilirim? Mükemmel...O nedenle köyü de kenti de size bıraktım ve dağları yazmaya karar vermiştim ki bir baktım o da sizde var. (Dağ Türküleri)vaz geçtim..;))) Bana yazacak bir şey kalmıyor . Şu şair çıraklığına paydos mu demeliyim ne?
Selam sevgi ve saygılar.
rıfati tarafından 1/17/2008 2:13:16 PM zamanında düzenlenmiştir.