Hayat Hüzzam İlmekli Bir Darağacısevdalı bir fotoğraf gözlerimde bıkkın tohumlar zemherisi avuçlarım tanımları aşka çıkıyor yeni sevgilerin eski yanlışlar yal/an/larla sevişiyor umarsızlık kendi yatağını arıyor minarelerde avaz hıçkırıkta sala analar şehit ceninler kundaklıyor tozun içinde anlamsız bir korku gölge hep kendini takip ediyor yaprak kökünü özlüyor vuslatta. hayat hüzzam ilmekli bir darağacı ilkel renklerimizi taşıyor gemiler s/onsuzluk koyunda vakit akşam kuşların gagasında üşüyor zaman geceler er/eksiz sarılışların odası gül açmış yârin saraylarında ah gözleri yaşlı ormanların iç sesi. örümcek korkuların sergilerinde bilge düşünüşlerin resmi satılıyor hüzünlü çehrede dudak kötürüm kaygan gözyaşı dolaşıyor gözde açmış doyumsuz kollarını kadın g/izlemek istiyor aşkı yüreğinde. yangın cesaret suyunu bekliyor düşlerin halatları çürük demirde toprağın derininde karınca üşüyor tırtıl tehlikesiz bir yol arıyor kendine an/lamını yitirmiş yağma baharlar birbirini boğazlar olmuş insanlar. türümüz delişmen aşklar mezarlığı kuralsız yaşamların talan yurdunda yasaklı yalnızlıklar var kasamızda içimizdeki derin boşluklar büyüyor uzak medeniyetler yarattık kendimize dost gülüşler kaşıklanmıyor soframızda. Selahattin Yetgin |