EYVALLAH KADAR YAKINIM SANA
hancı ve ben varım artık dünyada
bütün ışıkları sönmüş evrenin güneş tasını tarağını toplayıp gitmiş düşlerden soğuk duvarlarda gölgeler kalmış eski gülüşlerden kırmızı bir bulut durmuş ellerimin nasırını süsleyen eyvallah kadar yakınım sana soğuk duvarların yosunlu tenhalığında sisli yalanlar dağılmış, gerçeğin elinden tutunca hayat nedenli çiçek açar bir yanı kuru ağaç gagasında su taşısada göçmeyi bilmeyen bir serçe yeminini bozmuş bir sağır sensizlik çökerken yarına ben diye başlayan bütün cümleler öksüz kalır, yoksan sen içinde mavisi buharlaşmış bir deniz olur içimdeki umut birikintisi ne tutsaklıklar büyür günümde gardiyanı sensizlik olan ey sevgili susma mevsimi gelmiş lal olası dilime damla damla düşerken ömrümden sen eksilen ben olurum bahara teslim kış misali yırtık mektup kararsızlığıyla sandıkta geceleyen atılmamış bir vazgeçiş çiçeğidir sessizliğimde büyüyen kayıpsın benim içimde bulmaktan korktuğum ya beni sustur ya da sehpayı tekmele boynumdaki urganla kardeş olacağım yoksa dilim mahşer yeri gibi ağırlaşır, boynuna binince suskunluk ince bir beyaz benim siyahımda ne hoş bir gölgeydi bilmezsin gece ey gece sağnak sağnak indir bakalım gözlerime yağmuru yıldız tozu toplamaya çıkmış bir peri kızının bende bıraktığı gül düşlerinin izi silinsin diye nasılda avuntu şehrinde dolaşır böyle bir şaşkın ey peri,ne güzeldir zerresi evren olan aşkın ALİ RIFAT ARKU 14/11/2012 İSTANBUL |
şiirin sonu çok güzel olmuş,
ey peri, ne güzeldir zerresi evren olan aşkın
tebrikler,
selâmlar..