GÖZ VAR ÖNÜNÜ GÖRMEZŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Mehdi Aksu
20 Ekim 2012/Yeni Mesaj Gaztesi Velayet hadislerinden... Resul–i Ekrem (s.a.a) bir hadis–i şerif de Ehlibeytini Nuh’un gemisine benzetmiş, ona binenlerin kurtulacağını ve ona binmeyenlerin ise helak olacağını buyurmuştur. Mezkûr hadis de Resul–i Ekrem (s.a.a) şöyle buyuruyor; “Benim Ehlibeytim sizin aranızda Hz. Nuh’un gemisine benzer. Ona binenlerin hepsi kurtuldu, ondan kaçanların hepsi boğuldu.” Bu teşbih ve benzetmeden maksat, insanların Ehlibeyte tabi olmaya davet edilmeleridir. Bu hadise ve davete göre Müslümanlar usul ve füru’larını bu hanedan vesilesi ile öğrenmeli ve onlardan yüz çevirmemelidirler. Aksi takdirde, yüz çevirenlerin helak olması kesin ve muhakkak olacaktır. Şia hadis kaynaklarının tamamı ve yüz elliden fazla ehlisünnet âlimi bu hadisi nakletmişlerdir. Onlardan bazıları şunlardır; Muhammed b. İdrisi Şafii, Ahmed b. Hanbel, Müslim b. Haccac Kuşeyri, Ebu Davut Secistani, Muhammed b. Cerir Taberi, Celaleddin Suyuti, İbni Hacer Haysemi. Yine konu hakkında Resul–i Ekrem (s.a.a) Efendimiz Ehlibeytini, gökyüzündeki yıldızlara benzetmiştir. Şöyle ki, yıldızlar denizcilerin yollarını bulmalarında bir ölçü ve sebep olduğu gibi, Resulullah’ın Ehlibeyti de halkın hidayetine ve ihtilaftan uzak kalmalarına bir ölçüdür. O Hazret şöyle buyurmuştur; "Yıldızlar yer ehlinin kaybolmamaları için amandırlar ve benim Ehlibeytim de ümmetimin ihtilaf etmemesi için amandır." Eğer bu hadise ve diğer hadislere insaf ile bakılırsa, kurtuluş fırkasının özellik ve vasıflarını rahatlıkla teşhis etmek mümkündür. Bu açıklamalar ve peş peşe olan mesaj ve davetler hadisteki kurtuluş fırkasının Ehlibeyte tabi olanlar olduğunu açıkça göstermektedir. Ehli Sünnetin bazı âlim ve hafızları ümmetin ihtilaf ve ayrılığını gösteren hadis ile Sakaleyn hadisini birlikte nakletmişlerdir. Bu, Peygamber (s.a.a)’in her iki sözü bir arada buyurduğunu ve Sakaley’nin ehlinin kurtuluş fırkası olduğunu gösterir. Mezkûr hadisin metni şöyledir; “Kardeşim Musa’nın ümmeti yetmiş bir fırkaya bölündüler. Kardeşim İsa’nın da ümmeti yetmiş iki fırkaya bölündüler; benim ümmetim de yetmiş üç fırkaya bölünecektir. Onların birisi hariç hepsi helak olacaktır." Müslümanlar bu sözü duyduklarında üzüldüler ve ağlamaya başladılar, Peygambere yüz çevirerek şöyle dediler; “Ey Allah’ın Resulü, senden sonra bizler için kurtuluş yolu nasıl olacaktır, kurtuluş fırkasına uymamız için onları nasıl tanıyabiliriz?” Resul–i Ekrem (s.a.a) şöyle buyurdular; “Şüphesiz ben sizin aranızda iki ağır emanet bırakıyorum: Biri Allah’ın kitabı, diğeri itretim; Ehlibeytimdir. Bu ikisine sarıldığınız müddetçe benden sonra asla sapmazsınız. Yüce Allah bana haber vermiştir ki, o ikisi Kevser havuzunun kenarında bana varıncaya dek bir birinden ayrılmazlar." Bu hadis Şia kaynaklarının tamamında ve ehlisünnet kaynaklarının birçoğunda nakledilmiştir. Bazıları şunlardır; Hâkim, Müstedrek, c.2, s.149–İbni Hacer, Sevaikul Muhrika, s.91–Kunduzi Hanefi, Yenabiul Mevedde, s.29–Muhibbiddin Taberi Şafii, Zehairul Ukba, s.17–Zerendi, Dürerus simtayn, s.214–Haysemi, Mecmeuz Zevaid, c.9, s.174.
Günaydın tüm herkese, gönül pınarım açık
Allah sevgisi sarmış, kalp gözüm manen açık Peygamber soyu özdür, Kâbe gibi kıblemiz Allah’a hamdolsun ki, Müslüman’ım apaçık. İmam Hüseyin varken, Yezid’e tapanlar var Bazıları nem kapar, dünyaları var çok dar Ehl-i Beyt düşmanı var, düşmanın adı Yezid Allah’a hamdolsun ki, İmam Ali’dir tek yâr. Etrafa bakıp ta gör, nasıl ve neden olmuş Arılar böcekler var, tüm bunlar nasıl olmuş Ebedi ezelidir, kâinatı yaratan Göz var önünü görmez, sor feri niye solmuş. Allah bir Kur’an vermiş, kâfir Yezid’i yermiş Şeytan cennetlik iken, hem kovmuş hem de yermiş İman istikrar ister, sapma Ali yolundan Âli Muhammed beştir; Allah sev diye vermiş. |
Yüreğinize sağlık. Saygılarımla...