Fobik-Atak
Sanayi Devrimi ve artan klostrofobim
Ve elbette cenaze arabalarınca koşmuşluğum, Saatin tıkırtısını ninni yaparken kulaklarıma, Annemin ağıtlarınca yok olmuşluğum birde kalan, Bana taa doksanlardan geriye. Keder üzeri keder öğretti annem bana hep ağlarken, Ve babam daima başka yöne bakardı gözlerim üstünde raks ederken. Yabancı memleketteyiz ya, Çocuğuz ya bakan olmadı yüzüme, Ondandır ki ben bu denli şizofreniye meyilliyim, Bu kadar borçluyum çocukluğuma. Hayli hayali dostlarım var benim, Bulutları boyayana dek de var olacaklar, Değil mi Tarık? ’Biz gençken...’ diye başlayan cümleler var bazen, Ağzını kırmaya meylettiğim kafalardan fışkıran, Yaşam fazlalığı, Oksijen zavallıları onlar, Onlar yaşamamalı bazen Ve bazen en çok onlar yaşamalı... Hadi Tarık gidelim mesela, İkindi geçmek üzre, İsrail İsrafil’i rahatsız etmeye devam ediyor, İlla kopacak değil mi o kıyamet, Bırakın az daha yaşayalım şu kocca dünyada koccaman kollarımızın alabildiğince Tanrı’dan, koccaman bi ömür... Hadi eyvallah Tarık, Annem ölmüş, Eve gitmeliymişim, Bana haber vermedi ki öleceğini, Vardır bi iş bunda. Selver Metin |
fakat biraz daha uğraşırsa bu genç kardeşimde kumaş var...
bugün gözüme ilişen iyilerdendi şiiriniz..
tebrikler