DAYANAMAM
bu kadar yaklaşmışken şehr-i hayale
bir an bile gözlerimi yummaya dayanamam ruhumu bürürken o eşsiz hale başka bir düş ummaya dayanamam gönül defterimde soylu bir düşten gözünde büyüyen nemli gülüşten alnında donup kalan bir öpüşten vazgeçip bir tenhada donmaya dayanamam bu satıh ki gözlerimin feridir ellerin ki sıcaklığımın neferidir yokluğun cehennemin yeridir sen olmazsan cennet-i ala da kalmaya dayanamam gece gündüz ismin tesbihatım gönlü şuurumda her zerren kainatım ben sana ne büyük kabahatım yinede serime düşmeden gölgen solmaya dayanamam fakat lakin ama çekipte beni vurun üstüme binlerce lanetli kelimeyi savurun gitmeyin çelikten duvar gibi karşımda durun af ta olsa sonunda sensizliğe dolmaya dayanamam ne paslı yeşil, ne küflü sarı kimin olursa olsun dünyanın karı en büyük saadet bilir gönlüm senden gelen efkarı bir gün kopup varlığından yılmaya dayanamam bir alemi zehir ki dolanır kanımda leyli hasretin dağ olur yanımda sendeki baharın gözü olsa da canımda bir tek gülünü yolmaya dayanamam ne ıstıraptan kaleymiş bu koca şehir düşlerim ki seni dolanan bir ulu nehir ben senden korkan bir cavlak, yerim bir kuru sedir sen ki sırçaköşk, sinem-i sabır seni kırmaya dayanamam ALİ RIFAT ARKU 12/10/2012 İSTANBUL |
kaleminiz daim olsun Ali Rıfat hocam
selamlar ve saygılarımla .......