UCUZ EVİN MAVİ KIZI
Henüz 17 yaşında iken,emeğini satmak için yola çıktığı bir sabah,işçi kamyonunun arkasında ailesiyle beraber can veren;çocukluk yıllarımın vazgeçilmezi,canım arkadaşım Nazmiye için...NE GEREĞİ VARDI ŞİMDİ ÖLÜMÜN...
Islak mahallede Oynardık Nazmiye’yle O, tütün sarısı saçlarını Dağıtırdı her sabah gökyüzüne Semadan ödünç almıştı sanki Uçurumu zulalardı mai gözlerinde Ucube bir ayrımın ortasındaydık O, ucuz evin mavi kızı Bense… Henüz paslı ölüm değmemişti nefesine Iraktı oysa suskun ecel ikimize de Niye öldün Nazmiye… Keskindi iki ucu kaşlarının Yar etmemek için hakkını zulüme… Rengini beslerdi asi yiğitliğin Nüzulü sakin, çocuk gözlerinde… Öperdi yanağımdan usulca Çocuk kokulu, duru oyunun sonunda… Eve gider, geceyi içerdik sonra Ziyareti bitsin isterdim uykunun Kavuşmak için tütün sarısı iyimser saçlarına… Telaşlı yılları bölüştük uzunca Ben siluetini kodlamıştım anılarımıza O ise kederli bir kamyonun arkasında Umudunu gömdü çamurlu yarınlara Tarlalardı artık oyun arkadaşı Yenik düşüyordu her gün bozgun zamana O, ucuz evin mavi kızı Bense… Ölüm yakınındaydı artık Ölüm eşkıya… Ben uyurken sıcak yatağımda Düşümde gülümsedi son kez bana… Bu kör duvarlı oyunu yadigâr bıraktın ya Aşk olsun Nazmiye, Aşk olsun sana… |
OKURKEN ŞİİRİ DUYGULAR DEPREŞİYOR SARIYOR....
EMEKTİ SATILAN SABAHIN KÖRÜNDE KALKILAN
VE BİR KAMYONDA SONLANAN CAN-CANLAR...
HAYATA DAİRDİ...HÜZÜNLER VERDİ...REALİSTTİ...
SEVGİYLE..