Yazı serisi - 1
Çift kişilik yatakta tek kişilik uyuduğum zamanların biriydi, uyanışım yine sanaydı. Sensiz değildim aslında biraz kendimden eksiktim sadece. Önce gelişine sevdim sonra gidişine sövdüm yarı uyku halimle. Sigaramı yaktım sonra elim radyoya gitti, açtım. Ve o saatte bile rahat bırakmıyordu şarkıların beni, unutmadıysan hatırlarsın. Çünkü sen hep bu şarkılarda var ettin varlığını...
Unuttun mu yoksa. Unutmuş olamazsın ki, biliyorum bu şarkılar sen tarafından istenilmişti benim için. Hayır, unutmuş olamazsın beni, unutmuş olsan şarkı olup gelmezdin bana. Unutmuş olsan gelmezdin aklıma her çalan şarkıda. Ah şu şarkıların gözü kör olsun sevgilim, nasılda alevlendiriyor içimde ki sensizlik cehennemini, nasıl da mecburi kılıyor, kendimi unutup seni düşünmeyi, ben zaten sensiz değildim biraz kendimden eksiğim, tamamlanamıyorum, tam anlayamıyorum kendimi anlayacağın, kulağım hep şarkılarda, bedenim hep çift kişilik yatakta tek kişi, gözüm hep kapatıp gittiğin o kapıda ve hala beraber astığımız nazar boncuğu tavanda asılı duruyor tıpkı hayallerimizin darağacında asılı durduğu gibi ben ona bakıyorum o bana. Belki yalnızlığıma değerde sen geri gelirdin kalabalıklaşırdık yine. Belki sen gelirdin de yatağın diğer yüzü ağlamazdı artık , yokluğun ağlatmazdı. Her şeyi eskisi gibi yaşardık, kavga ederdik yine yastıkla , sonra açardık radyoyu şarkılarımızı dinlerdik dans ederdik hatta ve hatta sevişirdik yine duygularımızla. Ah bir gelsen ne güzel kokardı odam. Ne güzel vururdu pencereme güneş, kısacası sevgilim sen gelsen ne güzel olurdu her şey. Bakma sen bana sevgilim avutuyorum kendimi içten içe.Biliyorum evimin yanından bile geçmiyorsun. Gerçekten geçmiyor musun sevgilim ? Açaba perdenin arkasından beni gözlüyor mu hala diye düşünmüyor musun ? Düşünmüyorsun biliyorum zira yoksun bu mahallede bu şehirde. Unutmadan sevgilim o gittiğimiz ’Aşıklar Parkı’nı kapattılar. O çok sevdiğin salıncağı da yıktılar sevgilim, oturduğumuz bankı bile kaldırdılar, aslında her şey benim lehime işliyordu zira yoktun ve her şey anlamsızdı zaten. Yokluğunda her şey değişti anlayacağın, odamın kokusu değişti, yokluk kokuyor. En çok ben değiştim. Odada ki bütün aynaları kaldırdım, kimseyi görmek istemiyorum. Şaşırma sakın sevgilim kendimi bile görmekten korkuyorum tamamlanamıyorum tam tanıyamıyorum kendimi, sensizlikten değil biraz kendi eksikliğimden. Sevgilim gün ağarmak üzere kapatmalıyım perdeleri senin geleceğin yok. Biraz uyusam iyi olacak, çünkü en çok uyurken özlüyorum seni, saçlarımı okşayışını, sakın ayrılmayalım deyişlerini, en çokta kurduğumuz hayallerimizi özlüyorum gece yarılarına kadar. Neyse iyi uykular sana, iyi geçmeyen gecem ve hiç gelmeyen uykum. Erkan İpek |