HATIRALAR İÇİNDEKİ SENUtanarak sevda fukaralığımdan Yalnızlığımın çıplaklığını örtercesine Yokluğunu giyerim her gece Dönsem de sağa sola Dalmak mümkün mü hiç Sensiz düşlerdeki uykuya Yastık taş , yatak deve dikeni kesilir Uyku girmez bir türlü gözlerime Bakıpta halime Erkek adam ağlar mı deme Sevda çekmenin erkeği kadını mı olur Öyleyse sevinç ve hüzün gibi Ağlamanın da milliyeti ve cinsiyeti olmaz Yani kadını da ağlar erkeği de Hatta dahası var Anası bile yetmez da yedi sülalesi ağlar Yani demem o ki , Zamansız gidişinle ayrılığa esir verirken hayalleri Ağlamamak ne mümkün geceleri Cadı kılığında girerken çaresizlik içeri Elim ayağım bağlanır da Bir kez daha umuda kundaklatır duygularımı Sonra bir ses yankılanır belleğimde Bir ses ki İzin vermez ısınmasına yalnızlığın düşlerime. İşte bu yüzden Melül mahzun uyanırda Mahcup olurum sana karşı yaşananlardan Sonra keşkeler içinde bin pişmanlıkla Duygularım mahcup olsa da mahremiyetine Unutulmayan hatıralar içinde Bir kez daha sen gelirsin her zamanki gibi aklıma Kaşif Kani Ertürk |
Zamansız gidişinle ayrılığa esir verirken hayalleri
Ağlamamak ne mümkün geceleri
merhaba arkadaşım ağlamak hep ağlamak gelsede içimizden yokki bunun çaresi biliyorsun hayaller zamansız gidişin hüznünü yasaklı sevginin kayboluşunu anlatmış evet sevgi artı gönül yarası hep içimizde kanayan bir yara tedavisi olmayan kanaması dinmeyen ne ilaç ne merhem yokki çaresi sadece rüyalarda buluruz bazen sevdiğimizi bu bile güzel gelir insana bir anlık bile olsa yine yüreğin sesi içimi acıttı arkadaşım sevgimi bırakıyorum bu eşşiz güzel yüreğe