ISLAKTI GELİNCİĞİN GÖZLERİ
Islaktı gelinciğin gözleri,
Hasretinden büktüğü boynu, Yine düşmüştü omzuna… Yapraklarına çiğ düşmüştü sabahın ilk ışıklarında… Ne kökünü saldığı toprak, ne de başını uzattığı gök, Ne üstüne doğan güneş, ne de bulutlardan düşen yağmur, Yüreğindeki yangını anlamazdı. Çünkü ıslaktı gelinciğin düşleri, Yasak yağmurlara tutulmuştu yüreği… Islaktı gelinciğin gözleri. Hasreti kına diye ellerine yakmıştı. Umutsuz düşlerinde, Hayalindeki evin penceresinden bakmıştı. Düşlerinin kapısını açık bırakmıştı. Oysa ıssız dağlarda ırgalanırken bedeni, Beklemişti ansızın rüzgârla gelecek ümitlerini… Ve ıslaktı gelinciğin gözleri, Çünkü yasak rüzgârlar sarmıştı düşlerini… Ve hep ıslak kaldı gelinciğin gözleri… ISSIZ ŞİİRLERİM/ DUDU BAYRAM ANKARA |