Yokluğuna
En iyisi sen bekleme beni.
Yokluğun tüketiyor olsada beni. Yokluğunun altında eziliyorsamda böcek gibi. Git, en iyisi bekleme beni. Ya sen yanlış sokaktan geçiyorsun ya ben. Ya senin evin yanlış yerde ya benim. Hayallerimiz, yüreklerimiz, ellerimiz birleşmeyecek gibi, git. Her gün, biliyor musun her gün; hayalin yanımda. Her gün seni arıyoruz, her gün sen yoksun. Her günüm, belki bugün demekle geçiyor. Her günüm sensiz bitiyor. Sen de en az benim kadar biliyorum yalnızsın. Sen de yorgunsun benim kadar. Sen de korkuyorsun gelecekten, sen de sevmiyorsun karanlığı. Bu gidişle, sanmıyorum kavuşacağız. Umutsuzluğunu paylaşıyorum. İnsanlar sorduğunda, mutlu olduğunu söyle, güzel olduğundan bahset denizlerin, dağların; her ne kadar yalanı sevmesende. Belki bir gün, olur ya, yıllar sonra belimizi doğrultamadığımız zaman; yani birine muhtaç olduğumuzda yaşamak için. Belki karşılaşırız. Sohbet ederiz sonra; eski günlerden, geçen günlerden. Belki de tanımayız birbirimizi. Geçer gideriz önümüzden. En iyisi biz, öğrenelim birbirimizsiz yaşamayı. Birbirimizsiz gülmeyi, birbirimizi düşünmemeyi. En iyisi biz vazgeçelim birbirimizden, beklemekten. Denize bırakılan bir şişe gibi gidelim, dalgalar nereye götürürse bizi. Adın ne güzeldir, eminim. Ağzından çıkan sözler, ne şanslı. Giydiğin elbiseler hele, kullandığın tırnak makası. Kapının önündeki paspas bile ne şanslı benden... TurhanKoç |