’Bilirim, acı verişindir bu kadar sözcük dizdiren. Ömrümü ömrünün ardında sürüyen…’
yokluğunun baş ucunda mezar taşı gibi dikili zaman bir çeyrek asır basıp geçerken yüreğime hiç bu kadar yavaş kovalamamıştı akrebi yelkovan
göğümde acı bir ıslıkla dolaşır gece tan yeri ıssızlığında ağarırken saçlarım bırakır alacalı kederleri yastığımın üstüne yastık dediğin cehennemin yumuşak yüzü atar başımı yangın düşüncelere
yüreğimde ağulu petek dilemma bir yanım yar bir yanım har imtiyazsız vurdum mizanın kıyılarına cennetinden kovulmuşluğumla öykündüm uçurumda açan beyaz zambaklara
açılsa bu köhne handa bütün kapılar İstanbul’a kaldırsam aşkı derin uykusundan beraber gitsek o hiç gelmeyen yarınlara
miadı dolmuş ayrılık biletleri iptal olsa bağışlasam kanatlarımın kırıklarını alıcı kuşlar gibi aramıza giren uçaklara
toplasam aklının raylarından seferlerine bensiz çıktığın kara trenleri katlayıp yüreğimin iç cebine koysam
batırsam güneşe yol alan gemileri denizi doldurup gözlerime avuçlarında tuz misali parçalansam
boşalır şehir sen gidersin oturur guruba karşı hasretim çizilir ufkun tuvaline gözlerimdeki son resmin
giymiş ateşten gömleğini şafak sayar dünden ödünç yarına borçlu ömrüm içimde yaradır yar’dan düşen zaman ey kader annemi yeniden doğursan
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yar'dan Düşen Zaman şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Yar'dan Düşen Zaman şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.