fragmanı oldukça uzun bir bakışmaydı bizimkisi ...
ben hiç Şanzelizeye gitmedim ki Tanrıyla en son sevişmem dokuz yaşımda bir bayram namazında safta uyuyakalmamdı şeytanla savaşımın başladığı zamandı belki de o an şiirle tanışmam mum alevi kadınlarla tanışmam annemin ay ışığı bir beyefendinin eşini bakirliğime sunmasıydı yarım kalmış o törenden firar ettiğimde büyüdüm sanmışlığımdı sonrası bir kumanın bana olan aşkı hiç bitmeyeceğini sandığım bir asansör yolculuğunda kalçalarıyla bedenimi taciz eden bir fanteziye yalvarmamdı lütfen dur tuşuna basma diye ilk defa o zaman yumdum gözlerimi çabuk düşmek içindi belki de ki gözlerimi açtığımda bir gün şafağın ilk saatlerinde bilinçsizce başka bir şehirde uyanmıştım etrafımda dua edecek bir cami yoktu içimde bir Tanrı yoktu terminal tuvaletinde ara beni sana sakso çekeyim yazıyordu adı Haydar olunca daha fazla korktum kaybolmaktan adama tuvalette bile rahat yoktu
ben hiç Şanzelizeye gitmedim ki Kerhanelerde jartiyerlerini okşayarak beni çağıran orospulara daha bir fazla bıraktım bedenimi onlara bedenimi sunmak hatta üstüne para vermek hoşuma gidiyordu çünkü onlar olmayan bir inancı temsil ediyordu çünkü onlar dışarıda katledilen çocukluğumu şefkatle toprağa gömüyordu onların evlerine dönüş hikayelerine susamıştım toyluğumda elimde siyahbeyaz zarlar hep altı hep altı mı geliyordu? ilk yaralandığımda bir arkadaş kurbanıydım bağırsaklarımı ellerimle sıkıyordum acımasızca kaç dikişle uyandığımı hatırlamıyorum bir binanın çatısında intihar girişimine engel olduğumda ölüme Has.kt.r dediğimi iyi hatırlıyorum dostlarımı esrar partilerinde yarım bırakmakla suçlanmışımdır her zaman onların göz altları siyahlaştıkça onlar umutsuzluklarını unutmaya çalıştıkça içine geri dönen bir çocukla tanışıyordum her defasında
kuralların giremediği yerlerde rol biçtim yıllarca kendime bir terzi gibi kaybolmanın o derin hüzünlü şehvetini de yaşadım sığınmanın adaletini de nerede olduğumu kim olduğumu bilmeden sürekli bir sürüklenmeydi yaşadığım tek bir idealim vardı gece olduğunda yüzümü kelimelere dönmek kaybettiğimi sandığım Tanrının belki de bana bir hediyesiydi bu seni şiir koruyacak çocuk demedi, sen şiiri koruyacaksın da demedi sadece insanlar için umutlu olduğunu hissediyordum bazen aldıklarıyla da, özgür bıraktıklarıyla da
dedim ya (Serhat usta ) ben hiç Şanzelizeye gitmedim ki İçimde hep bir Şanzelize senfonisiyle tükürdüm tiksindiğim hayatın aromasına ki işin tezatı aromanın içine karışmış olmam Tanrının çocuğu olmadığım anlamına gelmez bu yüzden bazıları ruhunu ayrıcalıklı hisseder bazıları da onları ayrıcalıklı kılar ( ben onları ayrıcalıklı kılıyorum )
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şanzelize Türküsü şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Şanzelize Türküsü şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Boşver madamlara gitme sen.
Yahu bu dünyada erkek olmak aslında baya bi sakıncalı, eziyetli.
İyi ki kız doğurmuş beni anacım. ^_^
Şiir şahane, seni okumak gün geçtikçe vazgeçilmez oluyor.....