ZERYA...Ahi devrandır gözlerimde kalan gidiş çırası. Sevgiliye son mektupsun zerya. Bir içimlik, bir nakışlık, bir bakışlıksın dünyamda. Hadi kalk, korkuları götür rüzgarlara emanet bırak zerya. Yağmur kabuğundan soyacağım ellerini. Medetsiz kırılgan notaları ezgileyeceğim. Külli ziyansın ömrüme sen zerya. Özlemlere, kifayetsiz kefensin. Göğsümde çarpışan ağrılar ile uyanıyorum. Sayıklanmaların koynunda kalan bir bebeksin. Ah zeryaa... Devri daiminde kalan sultanımsın. Sükutun güvertesinde kalmış mazlum yüzlü bir imgesin. Bir bakışın gamlı cenderesinde sütun,sütun azalansın . Sen kimsesiz yürek sızımsın. Ah-ı feryadımsın zerya. Güneşi, kar ile eritmektir sana olan özlemler. Hibe edilmiş bakışlarsın . Bağdaş kurmuşuz, faili mechul gidişlere. Şimdi özlemlere beyhude dilbersin sen zerya. VEYSEL DURMAZ. |