İçimizde Mahpus Yaralı Atlar
kendimizle konuşamadıklarımız,
üstesinden gelip aşamadıklarımız. çoğu zaman kenarından dolanıp kaçtıklarımız, korkumuz, acımız, zorumuz, girdaplarımız, saklımız, utançlarımız, hesaplaşamadıklarımız. I. sal kösteklenmiş o deli tayı sal bir kez üstüme dizginsiz koşsun başıboş koşabildiğince özgür uçsuz-bucaksız dağlarımda olabildiğince korkusuz II. hazırla o küheylanı da sabırla inatla yılmadan inançla en çetin en kanlı en kırıcı savaşa kahramanlar kahramanı biçimde uçur boşandırıp kısır rahminden kelepçeli düşlerin boyun eğmemek gibi mağrur bire bin veren mısır gibi anaç başkaldırıdaki haklılık gibi mert çullansın bitek ovalarına doğru umudun can alıcılıkta III. sür o delişmen kısrağı yüreğime sür doludizgin öpüşür gibi toynaklasın şorlasın kanım sevişir gibi tekmelesin dağılsın canım çoğalır gibi çiğnesin bedenimi öç gibi vahşi ve ilkel IV. dinecektir elbet öfkesinden taşan sel bir erinçli yorgunlukta dinecektir tükenip hıncı bir berrak ufukta buz gibi soğuk sularımda ak pak sevgilerde arıtıp utancı yekinecektir sevecen ana yavrusuna üşüyenini ısıtmaya koynunda yekinecektir sağrısındaki sancı çaresine ve abanacaktır sağaltıcı merhem kapanmayan yaralar üstüne MGA |