DENİZİN BULANIK MAVİLİĞİNDEZor buluşma: Soluğumuzu saran gök, o her şeyin sığdığı koca göz anımsattı bize düşlerin kaynağını. Kucaklaştık hoyrat oyunlarla düşürdük gülleri bir yakına, bir uzağa. Ve aylar sonra savunmasındayken çiçeğe durmuş aşkın, zorladık sürgüsünü yokluğa açılan kapının. Boşa çıktı uzun hazırlanmışlığımız, Yalpaladı gülün içinde maceramız. İçime akan yaşlarla yazmıştın defterime, o bıçak bıçak kopuşun inceliğinde: -yitip gidiyor her şey denizin bulanık maviliğinde! Bellekle küs zamanın burgusu onca yıldır oyuyor içimi, onca yıldır onarılmaz olanın sakin öfkesi. Sen orada şimdi, gelgeç bir iklimin düşlediğin yelinden sorular ediniyorsun belki. Sorular: -o yavaş mızraklar ki- gözlerin uçlarında birer temren. Sorular ki, kırılgan dallarına bahçemin düşer irigöz yağmurlar gibi. Söyle, ey uzak sevgili, söyle şimdi yine; orada öyle yitip gidiyor mu her şey denizin bulanık maviliğinde? ŞERİF ERGİNBAY |
Nursel_Türkemiş tarafından 2/8/2008 2:35:50 AM zamanında düzenlenmiştir.