Yorgun, çıkagelmiş göç yollarından uzatmış Toroslar’a ıslak saçlarını, turkuaz yatağından görüyor: sıcak ve terli hâlâ Keyhüsrev’in, Attalos’un atları geçiyor kaldırımlarından; dalgın deniz örtmüş ayaklarını.
Yaseminli akşamlar yıldızlardan, gece Akdenizli, tepede değirmi bir ay uzun bir çay olmuş tarih: akıyor surlarından, portakal kokusu sokaklardan Pamfilya, Attalia, Antalya.
Kent görüyor: bağlandıkça biz, bağlandıkça böyle hayata; ağlarda hep deniz, asıldıkça küreklere; hep Antalya.
Ah bir bilseniz, bu nasıl bir düştür nasıl bir yürektir ki, kanatır avuçlarını, bulutta bir adam, elinde mavi bir fırça turuncuya boyar yağmur kuşlarını: hep Antalya, hep Antalya...
Kent görüyor, gözlerinde bilge bir gülümseyiş, güneşle tarıyor ıslak saçlarını.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ANTALYA'NIN GÖZLERİ şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ANTALYA'NIN GÖZLERİ şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
bır siir bu kadar mı ustalık kokar.. bir şehir bunca güzel mi tasvir edilir ...dogrusu tum kalbımle kutlarım...hele de bu şehır memleketımse. ustam yuregıne saglık.
Antalya gözüyle baktım bugüne. Yaşadığım kent olduğunu hatırlattınız bana. Bulutta bir adam oldum , elimde gökkuşağı renkleri Gündüzü de boyadım, geceyi de, turuncu akşamlarda
epede değirmi bir ay
uzun bir çay olmuş tarih:
akıyor surlarından,
7
sıcak anlatım enstanteneleri atlanmadan güzeldi Antalya yı şiirde yaşamak.
teşekkürler