.....semâh ı aşk
Yârin gönül dergâhında kaç semahın adı aşktır.
Beni benden alıp bende eyleyen Arzuyla hevesin arası değil. Ah-ı figanımı hande eyleyen Bir zülf-i siyahın karası değil. Varım yağmalandı târumâr bağım Kendinden bihaber firar dimağım Kader tezgâhında örülür ağım Sitemin isyanın sırası değil. Kaç uykusuz gece kaç mahzun sabah Hüzünle bezendi demedim eyvah Şerha şerha bağrım olmasın iflah El vurmayın hançer yarası değil. Sîmâsız resimdir sinemde saklı Ne ahmer yanaklı ne kor dudaklı Maksudu yâr olan neylesin aklı Sevdanın durağı orası değil. Âşık gam evinde bulursa huşû Sızlanmadan çıkar her bir yokuşu Dosta doğru uçar muhabbet kuşu Nâdanın okları vurası değil. Mevsimlik çiçeğin işvesi nazı Gün geldi şitaya çevirdi yazı Dünde kalmadıkça aşk ı mecâzı Dildade yârini sarası değil. Çıkmaz sokaklarda beyhûde telaş Fasit bir daire dolaş ha dolaş Son buldu kendimle ettiğim savaş Bin düşman azmimi kırası değil. Nice zâr eylemiş bülbülü şeydâ Ne yazık visâle vermemiş fayda Yâr sır-ı nihanım sadrımda peydâ Ol fani baharın mirası değil. Kalmadı gümanım bitti keşmekeş En zifiri yerde parladı güneş Cahim yüreğimde korlanan ateş Hülyânın çakmağı çırası değil Hay dedim yürüdüm açıldı perde Nice kavak yeli kesildi serde Yâr bahşi diyorum düştüğüm derde Üç günlük rüyanın darası değil. Çıktı lügatımdan niçin ve nasıl Ömür dediğimiz bir anlık fâsıl Alem-i ukbâda vuslat-ı asıl Geçer akçe dünya parası değil Beden kafesinde dolarsa vade Yek nefese dahi etmez müsade Dildârın elinden içilen bâde Ağyarın şerbeti şırası değil Günahi yetmez mi bitir sözünü Pervâne misâli yakıp özünü Hakka çevir gayrı gönül gözünü Ebedi saadet burası değil. Günâhi Ahmet İslamoğlu |
Gönlüne sağlık...
.......................................... Saygı ve selamlar..