)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(-)(-)(-471-)(-)(-)(
*************************************************************************
Efendim Ben bu aşka nice yıllar dayandım Dayanmaya özlüyüm ben efendim Bir yara bağlandım aşka inandım Ferhat gibi sözlüyüm ben efendim Testi gibi kaç kez boşandım doldum Kaç kere dirildim kaç kere öldüm Birde Mecnun oldum sahrada kaldım Ayakları tozluyum ben efendim Ben şafak sökerken aşıkım güle Çalışırım varmak için menzile Sesimden ses kattım inleyen tele İşte eli sazlıyım ben efendim Fikret yaralıdır amma çok haklı Yoksulluk ayrılık içimde mıhlı Ben yarda saklıyım yar bende saklı Bir gönülde gizliyim ben efendim *************** Fikret Ünal *************** 1944 yılında Kars İli’in,Sarıkamış İlçesi’nin, Boyalı köyünde doğdu. Asıl adı Fikrettin İnallı’dır. İlkokulu köyünde okudu. Aşıklık geleneği ve şiirle küçük yaşlarda ilgilenmeye başladı. Bu anlamda ilk destek ve temel bilgileri annesinden aldı. Bağlama çalmayı ise eniştesi Aşık Alişan’dan öğrendi. İlkokulu bitirdikten sonra çevre köylerdeki düğünlerde çalıp söylemeye başladı ve zamanla yörede adı duyuldu. Daha sonra köylerine gelip giden aşıklar aracılığıyla kendini geliştirdi bilgisini pekiştirdi. Konya Aşıkları Bayramı’na 1969 yılından beri katılan Fikret Ünal, burada türkü dalında ödül aldı. Şiirleri değişik gazete, dergi ve araştırmalarda yayınlanan Fikret Ünal, ayrıca birçok şenlik ve aşık meclisine katıldı, plak ve kaset doldurdu. Fikret Ünal’ın şiirlerin bir bölüm »Vah Beni« adlı kitapta yayınlandı. ************************************************************************* )(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(-)(-)(-471-)(-)(-)( Bir çift kara gözün hapisindeyim Onun için nazlıyım ben efendim Sevda denen köşkün yapısımdayım Bade gibi buzluyum ben efendim Deli gönül bir yol buldu akıyor Şeyda bülbül gibi gülde şakıyor Bu sevda bir bilsen nasıl yakıyor Yüreğimden közlüyüm ben efendim Doyum mu olur hiç aşk sözlerime Dayanamaz yürek avazlarıma Bakanlar doyar mı bu gözlerime Açık kahve gözlüyüm ben efendim Gizli gizli benden söz ediyorlar Sevgiyi böyle hep tadıyorlar Karanlık geceye ışık diyorlar Mehtap gibi ay yüzlüyüm efendim Bakışımla alev alev yakarım Fırsatın kollarım öyle bakarım Hemen ikna eder yüzük takarım Bu dalda da çok hızlıyım efendim Elbette bu aşkta yürektir yanan Güzelin adını dilimdir anan Aşkın kitabını yazarım inan Kaşarlıyım hem tuzluyum efendim Sanki ayrı güzel aşk desen desen Kıyamet mi kopar çok sevdim desen Lüzumsuz’um söz ehlisin bir de sen Çapkınlıktan kozluyum ben efendim Sadık Dağdeviren Aşık Lüzumsuz |
nice isimsiz aşık nice sevdalarla kavrulmuş gitmiş dünyadan tanıyana tanıttırana ne mutlu
tebrikler selamlar