(D)ÜŞÜYORUZ YÂR YAR/INA
Yaşam yorgun bir ömrün yılgınlığında
İntihar kokulu bir yağmurla düşüyor geceye Gece …kırgın Gece…yağmalanmış bir yürek şimdilerde. Bütün şehir tükenişlerden habersiz,uykuda Serseri bir mayın kol geziyor İçimin bir türlü yaşama çıkmayan koridorlarında Gecenin anaforunda kum gibi savruluyor Kıblesini kaybetmiş bedenim. (D)üşüyorum… Üşüyor bir türlü anlamı yakalamayan sözcüklerim Alfabemden taşıyor susuşlarım Yüreğim sende yitirmiş ritmini Yalnızlığının yanı başında ayak seslerim Islak yanaklarımda vurulmuş titreyen sesim Sesimde nefesim üşüyor… Bu ki infilakıdır cephanesi sen olan ruhumun Nisyanı reddeden isyanıdır zamana muhalif Gece…aşka soğuk Gece…zamanda boğuk Daralıyorum… (K)aralıyorum bize dair bir geçmişi Ellerim ,gözlerim Bedenim ,ruhum üşüyor Seyrine dayanabilir misin Düşüyor aşk kalem(den). Gece üşüyor İçimin alev harmanı duldasında Ve sen …sevgili Sen üşüyorsun…üşüyorsun. Ömrümün yokluk kokan kıyılarında Kıyamıyorum bir sözcükte tükettiğin bize Bendeki varlığına Ömrüme sürdüğün tebessümüne Kıyamıyorum… Şimdi sen aşka müsaitliğimi sormadan geldiğin gibi Çıkıp gitsen sevdana prangaladığın düşlerimden Bir nefeslik ömrüm olmaya yeminliyken. Sen… Gitmiyorsun,gidemiyorsun Göze alamıyorsun kendine ihaneti Çünkü sevgili Cinnete gönüllü değil sevmek cenneti. Biliyorsun ki Gittiğin gönüllü yolculukların sonunda Gönülsüz kalacaksın Lâl bir kederle pusatlanacak ömrün Sancağını indirip gidemiyorsun Gitmenin fikrine Üşüyorum,üşüyorsun Umuda meftun mavi bir gecenin koynunda. Üşüyor BİZ…sevdiğim. |