Maziye Son Dalış
Ağır ağır ilerlerken dertlerin derinliğine
Karanlık bir dehliz gidiyor kendiliğine. Bir köşede terk edenin ayak izleri, Bir yanda kimsesizliğin acı izleri. Yürürken, belli belirsiz korkutuyor beni. Masamda duran kadehi yudumlayıp, Aldığım cesaretle devam ediyorum. Mutlu günlerin anısına yakılmış bir Mum, Kuytu bir köşeyi aydınlatıyor. Etrafında ise yakarışlar ve dilekler, Sere serpe yatıyor. Dileklerden birini açtım. Mutluluk Belli ki mehtaplı gecede yıldız kayarken dilenmiş. İkincisine bakarken, AŞK ayaklarıma dolandı. Biraz ürktüm ürperdim. Çünki, Daha evvel karşılaşmıştım, tanıdıktı . Oyalanmadan devam ettim yoluma. Bu defa da, Özlemler, Tutup çekti kolumdan beni. Kimi gençlik yılları, Kimi çocukluk anılarıydı. Bir bir sohbet ettim onlarla, Hepsinin derdi aynıydı. Unutulmuşluk. Evet evet unutulmaktı dertleri, Söz verip ayrıldım ordan. Dönüp masama bir yudum daha aldım. Bu kez heyacan ve meraktan, Koşar adım daldım yine derinliğime. Ağaçların arasında rastladım bu defa, Terkedilmişlikti adı. Ona sorarsan ama içinde ne ararsan var, Pişmanlık,karamsarlık ve keşkelerle dolu. Kapıdan hemen döndüm kaçarcasına, Çünki faydasızdı onları dinlemek. Aydınlık bir yerde mola vermek isterken, Sevenler beni kolumdan çekti. Nedendir bilmem, Ama böyle heyacan duymamıştım . Burda , Bir kaç masa ve bir iki müşteri vardı. Barmen ikramlarını sıraladı birer birer. Sevgi,Aşk,İhanet, Acı,Kahır,Mutluluk,Heyacan, fantezi,Cinsellik ve Düş’ler vardı menüde. Bir aşk+acı+düş+fantazi=kokteyli istedim. İçkimi yuudumladım sertti. Tuhaf tadı vardı. Daha evvel denemediğim, Tadamadığım içkiydi. Etrafa bakarken düşünceleri gördüm, Yan masada. Kadehi göstererek şerefe dedi. Karşılık verdim, Hep susuyordu. Düşüncelisin diye sordu bana düşünceler. Evet dedim, Kendimi kendimde ararken dahada kayboldum. Dedim, Bana ah çekerek gülümsedi. Son yudumu çekip ayrılırken, İrkildim aniden hayal aleminden. İçtiğim karışımda bir avuç gözyaşından ibaretti, Hasret kokan gecenin sonunda. |