3
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1091
Okunma
Azize Şairi’ne
Ya Zeyneb!...
Bırak acılarımız derdimize derman olsun
Bırak istenmeyen adama çıksın ismimiz
Sanma yaşayacaklar onlar ölümsüz
Kasem ederim bu sürmeyecek böyle
Yazılanın noktasıyız rengini kandan alan gülün
Kim gülmesini yasaklar bayramlarda öksüzlerin
Kim bunca günahı yüklenir dünya değiştirirken
Biz sevgisiz büyütmeyiz hasretimizi
Onlar tanırlar beni ve bizi
Biz ahd etmişiz alnımız açık başımız dik duracak
Onlar bizi böyle tanımaktan ürkek
Hangi canlı kıyamete dek yaşar yeryüzünde
Ah Zeyneb, neler yaşadım senin gidişinle
Toprağa ekilidir her düşen bilinmelidir
Ortadoğu’dan yeşerecek elbet tohum
Ne sıkıntılar çekmektedir çocuklar bilirim
Bir elinde ısırılmış ekmek parçası
Öbür elinde kocaman taş
Bu yolda uzayıp gider kanayan yaram
Bağrımın orta yerinde
Köle olmadıkça kabullenmezler bizi
Alnımızda şehadetin izleri
Zeyneb, nasıl anlatsam petrol rûyalarını
Her düşen benden düşer
Hain rüzgarlara karşı direnir ağaç
Yaprak yaprak savruluruz yeryüzüne
Ben hikâyesini yazmaktan bıktım serencamın
Affet beni Zeyneb, bir derman olmaz senin yarana
Yazdıklarım böyle sürecek ağlayacaksın sen
Ben mutlu olacağım sanma kelime avcısıyım
Ah Zeyneb, ne sulardan geçtik boğulmadık
Onlara karşı bunu hiç saklamadık
Güneş herkes için doğar
Topraktan kaynayan sudan herkes içmeli
Ah Zeyneb, sözüm söz yemindir sen gülmedikçe
Ben rahat olmayacağım yer yüzünde
Nerede senin gibi Zeyneb görsem
Saçları coğrafyam denli dağınık
Zayıf incecik bilekleri
Teni farklı olsa Zeyneb olmak değişmez
Zeyneb olmaya kirli düşüncelerin aklı ermez
Sen mutluluğun reçetesisin avucumda yazılı ismin
Nice sevda yüklü bulutlara gebedir gökyüzü
Sol yanım ağrır da söyleyemem
Zeyneb
Eşim Zeyneb
Kardeşim Zeyneb
Kızım Zeyneb
Her şey Mecnun’a Leyla görünür dünyamda
Ben Zeyneb’e hasret
Ya Zeyneb!...
Hangi coğrafya kanar bağrım yabancı kalmışsa acıya
Ben o bağrı deşerim bilmelisin
Ha Zeyneb!..
5.0
100% (5)