FELASİFEYE DAİR
Sır gizem dolu alnımın kırışıklarında eridi zaman
Ellerim yosuna muhtaç deniz girdabında akşam Sancı tutmuş böğrümde dermana hasret ruhum Engin deryalara yolculuğum başladıysa daim Prangalara mahkumsa bedenim başkası sussun Filozof değilim felsefe nedir bilmem böyleyim Anlatma zat-ı şahaneme Socrates’i Platon’u Unutma Bergson şüpheciydi Hegel’i tanıırm Durkheım nesi olur ellinci göbekte Aristo’nun İskenderin kanayan eli ona ilahlığı reddetmişti Bilinmez mi çağımızda tahnit ve piramid Dert etmez miyim bunca okumuşluğu Ben felasife bilmem تهافت الفلاسفة okumuşum (*) Anlatsam Gazalî’yi dinlesen benden ibn-i Rüşd’ü Kelamla başlamak istemem söze biz okumuşuz Okuduklarımızı yaşamamak ah o ıstırab verir Denir ya ya sus ya konuştuğunu yaşa bu emir Anladım artık ne gelirse bildim senden gelir (*) İmam Gazalî’nin meşhur eseri |