GÜMÜŞ ATLAR MÜZESİ
’bu son’ diyorsun, gösterip
avuçlarına sığan gökyüzünü... ama arda bir şey var sonsuz gibi bak işte, kutsayıp geçiyor gümüş yüzüğünü ve gümüşten atlar geçiyor kişneyerek, bilmeyerek binicisinin gel geç körlüğünü gümüşten atlar ki hiçbiri gem tutmaz aranır durur kim çözecekse kördüğümü ve vardığında kan ter içinde erimine akar alnındaki akıtma, kimseler görmez öldüğünü! işte, ’bu son’ diyorsan, gene aldanırsın sürer gider atların güzelim gümüşlüğü sürer gider varken gümüş döküm ustaları göğü de delip geçer atların özgürlüğü ’bu son’ diyorsan, gösterip avuçlarına sığan gökyüzünü… hüzünle yumalısın giderayak yüzünü! |