SEKOYA
Uzanır ulular ulusu ağaç Sekoya
Rüzgarın erişmediği gökyüzünü kaldıran Tanrının yeryüzüne bıraktığı İlk şeydir o, ilk sevinci Öpüşleri seni başka korkulara çekince Bu ay şöleninde Kıpkırmızı nar taneleri Esmer vücudunda toprağa açılır. Olgun yemişler arasından kucağına. Serin bir akşama döner dudakları, Bütün gövde ağırlığıyla Işıktan olma ormana, Ormandaki mavi yağmurun Eski yapıtlarına sığınır, Öylesine dalgın iner karanlık.. Zamana tutunmuş ağaç Sekoya Hayır, sensin aradıkları Her dolunayda, Bir kadını sever gibi, öper gibi onu Göğüslerinin ucundan ve dudaklarından Sudaki aynalara mıhlarlar Rüzgarın ilk oyununu. Aradıkları gerçekte sensin, İzlerini yukarda ya da aşağıda sanırlar Hiç olmasaydı diyemeden, Bir öğle güneşinde yalnız başlarına Sallanırlar sallanırlar. |