One For The Road
Akşam ağaçlarla kaplı sevgilim ve eteklerine
saçılmış yedi bakır göl olan kentte mavi bir pelikan ayağı gibi düşünceli duruyorum hiç bir sey yazmaksızın, nicedir geliştirilemiyen bir şiir yaşam tutkusu Akşamları bir uçurum gibi derinleşen kalabalık barların kıyılarında bir ağaca yaslanıyorum ıslanmak için usulca yağan sarı bir çamın iğneleriyle, yüzümde bir opus sıcaklığı gelip geçen kadınlardan ve nedense hiç geçmeyen kaçış duygusu Akşam olmadık şeyler düşünüyorum bir idam mahkumunu, kahvaltıda ne yediğini çöpcü çocuklarının kalabalık bir caddenin ortasındaki çınarın hangi mevsimde budandığını niçin savaşlarda yitmiş ordular gibi görünmeden geçtiğini dostlukların Bir menekşe yaprağının bir kuleden bizim için sessizce savrulduğunu Akşamları geç saatlerde sevgilim gizli bir şiddet sarıyor kasıklarımı her saat başında yarı çıplak melekler beliriyor gölgeli yatağımın ayak ucunda ve toplayarak diş kırıklarını bir adak gibi cennetin kapısına bırakıyorlar Karşılığında, ne var sahiden karşılığında? Hamiline yazılı bir bağışlanma çeki ya da uyku |