mutlu olmak....Hayatta en çok ihtiyaç duyulan histir o. Mutluluk.. Diğer bir adı ile Huzur. Aramakla bulunmaz kimine göre. Kimine göre "kaderimize yazılmamış" tır.. Kimi ise bunlara inat üzülmek nedir bilmez. Herşeye rağmen mutludur. Neşelidir. Nasıl bir şey bu. Fıtrata yerleştirilen bir huy mu yoksa? Neden uzaklarda zannedip farkedemeyiz yanıbaşımızda duran mutluluğu. Beklentilerimiz çok büyükte acaba ondan mı yaklaşamıyoruz bir adımlık mesafeye. Sahi ne bekliyoruz kirpiklerimizi kavuşturduğumuzda saniyeler içinde film şeridi gibi gözümüzün önünde akıveren hayattan? Neyi istedikte sığdıramadık? Ne olunca mutlu olacaktık ta olmadı? Kimine göre para, kadın, evlat üçlüsünden mi ibaret yoksa?.. Olmamalı.. Buna endeksli bir hayat olmamalı. Üçünüde cebimize koyup götüremeyeceğiz ki toprağın altına. Bunlardan meydana gelen mutluluk elbette ki güzel olabilir. Ama fani.. İmkansızlıklardan mı şikayetçiyiz hep. Özentiler dünyasında sürüklenmek ne kazandırır bize? Zenginlik nereye kadar tatmin eder gönlümüzü. En güzel arabalara binmek, istediğine anında sahip olmak. Bunlarla kaç kişi tatmin olmuş hayattan. Yüzlerce tarifi vardır belki mutluluğun. Huzurun. Bana sorarsanız mutluluk: -Haline şükredebilmekten ibarettir. Kendinden dertlisini görüp şükredebilmek.. -Özenmek değil özgüven sahibi olmaktır. -İmkansızlıklardan şikayetçi olmak değil elde ki imkanı kullanabilmektir mutluluk. -Dostlarının olmasıdır. -Sabredebilmekte saklıdır mutluluk. -Ebedi aleme inanmaktır. -Hayatla ve herkesle barışık olmaktır. -Kendisi için değil başkaları için yaşamaktır mutluluk. -En sona sakladım bu maddeyi... Allah’la barışık olmaktır mutluluk. Seccadeden geçer. Secdede alnın yere değidiği andır mutluluk... Eğer beceremiyorsanız hala.. Çocuklardan yardım almak en iyisidir. Onlar en doğal ve heyecanlı halleriyle başarırlar mutlu olmayı. |