Zemheri
Firak senfonisinin bardakta iz düşümü.
Demliğin diyarından yelyepelek tebessüm. Çaydanlığın ateşle gördüğü naz düşü mü? Hayali iklimlerde bir rüya mı gördüğüm? Bir acı çay demlese gülleri kıskandıran. Ellerinin ıtırı bardağıma karışsa. Adı gülle başlayan efsaneyi andıran. Zarafetle albeni ellerinde yarışsa. Tam erguvan mevsimi bir İstanbul seferi. Gamzesi ışıl ışıl çay misali her zaman. O aşkın tek ecesi ben yaralı neferi. Yüreğimde büyüyen efsane sessiz figan. Çayıma karışır hep erir ruhuma dolar. Su üstünde gül yüzer renk ıtır armonisi. Nefes alırken açar nefes verirken solar. Gözüne sürme olsa çaydanlığımın isi. Bir buzul çağından mı dilinde kelimeler. İçimde yarlar göçer gittiği günden beri. Soğumuş bir bardak çay her zaman onu bekler. Artık baharla yaz yok tüm mevsimler zemheri. Ankara, 19.05.2012 İ.K |