Unutulmayacak Bahar…mevsim sonbahar, havada yağmur kokusu var yağsam mı yağmasam mı derdiyle cebelleşmekte ağaçlar soyunmuş, mevsime uyup çırılçıplak yapraklar ayaklar altında hışır hışır toprakla bütünleşmeye mahkum edilmişler güneşse bulutların arasında göz kırpıyor yüzünü gösterip göstermemeye kararsız... daha bir kaç gün önce mangalın dumanı başında tüten çocukların şen kahkahalarıyla yankılanan insan sesleriyle cıvıldaşan davul zurna eşliğindeki piknik alanları terk edilmiş sadece çalışanlar kalmış ve bir kaç sevgiliye bırakılmış... etrafta ufacık şeffaf çadırlar içinde köy sedirleri anamın hamur açtığı tahta sofra bir şekerlik, peçetelik birde kül tablası güzel demlenmiş çay, semaver içinde buğusu sarmış içlerini demlikten dökülürken bardağa sevgiyle akar damla damla hasreti sonlandırır aşkla dışarı da hava soğukmuş kimin umurunda... yüreklerini ısıtır gözlerdeki alevler sadece onların duyabileceği müzik eşliğinde alevler dansa başlar eller birleşmiş tir tir titrer gönül sazı alır eline, dile gelir bam teline vurdukça konuşur doyulmaz sohbete tadına vardıkça kalplere giden damarlar coşar coştukça nabız dört nala koşar zaman su gibi akıp giderken kim varacak ki farkına... başka bir dünya, başka bir atmosfer dışarıda sonbahar, çadırda ilkbahar başlar aynı sigarayı sırayla çekerler içlerine ağızdan çıkan dumanda yazılı isimler o ne güzel bir tattır öyle bir yudum çayda buluşunca dudaklar böylece zaman unutulmayacak anılara bir yenisini ekler... 18.05.2012_______________Seher_Yeli |
dışarıda sonbahar, çadırda ilkbahar başlar
aynı sigarayı sırayla çekerler içlerine
ağızdan çıkan dumanda yazılı isimler
o ne güzel bir tattır öyle
bir yudum çayda buluşunca dudaklar
böylece zaman unutulmayacak anılara
bir yenisini ekler...
Ne güzeldi anlatım ne güzeldişiirin sesi...tebrik ederim sevgiler Seher yeli...