)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(-)(-)(-444-)(-)(-)(
*************************************************************************
SAR BENİ Gözümde güneşin zülf-i siyahım O zülifler dökülmeden sar beni Güzeller güzeli gül yüzlüm mahım İnce belin bükülmeden sar beni Dökülür zülüfler belin bükülür Al yanağa çil tohumlar ekilir Derya olsan bile suyun çeklir Hakkın suyu çekilmeden sar beni Sevgi bulduk biz arif-ü danayız Sevene kapısı açık haneyiz Anasırdan dört duvarlı binayız Bu binamız yıkılmadan sar beni Bu aşk bizi daha nere atacak Hangi yoldan menzilini atacak Nefes kesilecek ömür bitecek Can libası sökülmeden sar beni Gücendirme ŞEKİB’ini Hak görür Ömrümüz mum gibi durmadan erir Eller mezarıma iki taş verir Başımıza dikilmeden sar beni ******************** Şekip Şahadoğru ******************** 1932-1998. Çorum İli’nin,Ortakışla köyünde doğdu. İlkokulu köyünde bitirdi. Aşıklık geleneğini ve bağlama çalmayı küçük yaşlarda öğrenmeye başladı. 8 yaşından itibaren babası Aşık Hasan’dan bağlama dersleri aldı. Şahadoğru, önce yöresinde daha sonra Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde tanındı. Gezginci aşıklık geleneğine uygun olarak dolaşıp türkü söyledi. Şiirleri çeşitli gazete, dergi ve araştırmalarda yayımlanan Şahadoğru, özellikle uzun havalarıyla bilinen bir aşık oldu. Çeşitli konularda yaklaşık 400 şiiri bulunan Şahadoğru, Türkiye dışında da konserler verdi. Tavrıyla yöresinde olduğu kadar başka yörelerden aşıkları da etkileyen Şahadoğru, tek başına ve başka aşıklarla birlikte hem Türkiye’de hem de Türkiye dışında birçok albüm hazırladı. ************************************************************************* )(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(-)(-)(-444-)(-)(-)( Ömür denilen şey ne kadar zaman Kan damardan çekilmeden sar beni Usanıp, bıkmadan, demeden aman Daldan yaprak dökülmeden sar beni Gönülde her türden çiçek açarken Farkına varmadan zaman geçerken Neş’eyle herşeyi yiyip içerken Ağızda diş sökülmeden sar beni Yürekte saltanat taht kurulurken Herkesçe gülünüp hak verilirken Deli kanlı deyip hoş görülürken Kusuruna bakılmadan sar bani Yürekğin sevdamla kavrulduğunda Etrafın hayranla çevrildiğinde Rüzgarda özgürce savrulduğunda Saçlarıma takılmadan sar beni Bu tatlı canıma değmeden gazel Faniyiz hepimiz değiliz ezel Her şey zamanında vaktinde güzel Ölüm başa dikilmeden sar beni Bana sevdan azalmadan bitmeden Fani beden gözlerinde tütmeden Sevenlerim hayırla yad etmeden Helva,lokma dökülmeden sar beni Mevlanın verdiği süre dolmadan Lüzumsuz diyor ki çok geç olmadan Senin anlayacan henüz ölmeden Topraklara sokulmadan sar beni Sadık Dağdeviren Aşık Lüzumsuz |
mısraları okuyunca yüreğindeki esintiyi kabiliyeti görebilmek mümkün
tebrikler teşekkürler selamlar